İNSANOĞLU NE  B.K YİYECEĞİNİ  ŞAŞIRDI

Yaş  altmış beşe  bir  iki  ay  kaldı ( 25  Şubat ) yani  Dante  gibi  ortasında  değil artık  sonlarındayız  ömrün. Öyle  olunca  da un, tuz  ve  özellikle de  şekerden uzak  durmam  lazım. Oysa  gelin  görün  ki  hamur  işi  olsun da ne  olursa  olsun acayip  severim ve  de  yerim. Benim  yemeklere  attığım  tuzu  mesela  gelinim  ve  büyük  oğlum  kullansa  anında komalık  olurlar. Fakat  üç beyaz  içinde  şekerin  bende  ayrı ve  özel  bir  yeri vardır.İşte  o  sebeple  de sık  sık  her  yerde  ''  Tatlı olsun  da  ne  olursa  olsun  yerim''  Diye  hava  atarım,  akranım  olan vatandaşlar ''Ay  ben  almayım  şekerim yükselir ''  derken onların  gözü  önünde baklavaları,  börekleri,  pastaları, tatlı-  tuzlu  kurabiyeleri  mideye  indirerek  gıcık  ederim  herkesi. Ne  şekerim  fırlar,  ne  tansiyonum  yükselir  Allah'a  çok  şükür. 

Peki  tatlı  türleri  arasında  favorileriniz  nelerdir  diye  soracak  olursanız?

Kaymaklı  ekmek kadayıfı, Antep  fıstıklı baklava  ve  her  türlüsünden  yaş  pasta  başta  gelir. Evet  ben  tam  anlamıyla  bir yaş  pasta  delisiyimdir. Meyveli  veya  meyvesiz  her  türlü pastayı  tam  bir  terminatöre  dönüşerek  mideye  indiririm.

Mesela  bana  seksen  yaşında  ve  tamamen  buruşmuş  vaziyette  bir  nine ''  Beni  alırsan  sana  bol  bol  yaş  pasta  yaparım ''  Desin  anında  kolundan  tuttuğum  gibi  nikah  dairesinde  alırız  soluğu.  O  derece  yani.  Yaş  pasta  için  ruhumu  bile  verebilirim.

Ammavelakin...

Ammavelakin  birileri  sanki  beni  pastadan  soğutmak,  tüm  ilgi  ve  alakamı  kestirmek  için  özel  pastalar  yapmaya  başladı  son  günlerde. İsterseniz  önce  yerli  ve milli  olanlardan  başlayıp  sonra   dış  güçlerin  bu  konudaki  menfur  emellerine  geçelim.

1.  Resimde  gördüğünüz  gibi  bazı  abiler  Peygamberimizin  Kutlu  doğumunu kutluyorlar.  Nasıl  kutluyorlar  peki? '' Doğum  günlerinde  pasta  kesmek  gavur  adetidir.  Bid'attır ''  dedikleri  halde  pasta  keserek  kutluyorlar. Pasta  ise  Kabe  şeklinde  yapılmış. Ebrehe'nin  yıkamadığı  Kabe'yi  bizim  Müslüman  kardeşler  pasta  şekline  sokup  keserek  mideye  indiriyorlar.  Haydi  buyur  şimdi  ye  bu  pastayı. 

2.  Resimde  ise  yine aynı  tip abilerimiz  Yüce  Rabbimizin ''Şüphesiz onu biz indirdik biz! Onun koruyucusu da elbette biziz.''  diye  tanıttığı  Kur'anı  pasta  yapmışlar  ve  kesiyorlar. Hâşâ  ''  haydi  gel  de  koru.  Biz  onu  kesip  yiyeceğiz. Yediklerimizin  vücudumuzdan  ne  şekilde  çıktığı  da  malumdur.''  Der  gibi. 

3.  Resimde  bir  ablamız  15  Temmuz  Şehidi  Ömer  Halisdemir'i  pasta  yapmış.  Vatan  hainlerinin  otuz  kurşunla  şehit ettikleri  yetmiyormuş  gibi ''  Buyurun  siz  de  yiyin  Ömer  Halisdemir'i''  der  gibi. 

Evet,  yerli  ve  milli  olanlar  elbette  bu  kadar  değil  ama  biz  biraz  da  dış  güçlerin  menfur  pastalarına  bakalım.

4.  Resim:Aslında  eski  eşime  göstermeli  bu  pastayı.  Anında öteki  alemi  boylar  gördüğü  anda...Böyle  bir  pata  nasıl  yenir  ki? Yok  yani  canım  pastayı  bu  hale  sokmanın  anlamı  ve  amacı  ne? 

5.Resim : Tamam,  ahtapot  yenen  bir  şey ama  karşınıza  bu  şekilde  çıkarsa  ve  dahi  bu  aslında  bir  pasta  ise  nasıl yersiniz?  Hangi  mide  kaldırır  böyle  bir  şeyi - pasta  olsa  dahi -  yemeyi? 

6. Resim : Trinny adında  bir  hatun,  anne - babasına  hamile  olduğunu  bir  pasta  yaptırarak  anlatmaya  çalışıyor.  Pastanın  üzerine  kendisinin  doğum  yaparkenki  durumunu  işletmiş,  yine  pasta  üzerindeki  kedi  ''  Ikın Trinny ıkın  ''  Diyor. Trinny'nin  anna-babası  belki yer  ama  ben  bunu  da  yiyebileceğimi  sanmıyorum.

7.  Resim:  

Anlatmaya  gerek  var  mı?  

Resmen  işin  b.kunu çıkarmışlar.

Yiyebilene  afiyet  olsun.  Benim  midem  kalktı.  İnsanı  pasta  yemekten  de  soğutuyorlar  yahu.

Yani  haksız  mıyım  şimdi  '' İnsanoğlu  ne  b.k  yiyeceğini  şaşırdı ''  derken? 

( İnsanoğlu Ne B.k Yiyeceğini Şaşırdı başlıklı yazı Sami Biber tarafından 19.10.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.