Yazmak, kelimeleri yan yana koymak değildir
Yazmak gönül işidir, yoksa kalemi herkes tutar
Yazmak, şekil vermektir ruha, bedene girmiştir ve bakınca beden anlatır ya…
Yazmak, en güzeli Allah işidir… En güzelidir. Külli iradenin ol deyince ol diyen esasıdır. O ne güzeldir, Onu okumaya kimse doyamaz.
Yazmak, çamurun döne döne çömlek olmasıdır. Dönmek demek yanmaktır, ilahi aşka varmaktır. Pişince durmaktır, kurumaktır saygıdan.
Yazmak, kadın elinde oyadır, kilimdir, nakıştır… O neler neleri anlatır. Utangaç bakışlarında anlatamadıkalarını anlatır!
Yazmak, doğruyu seçmektir. Cüz-i irade ile en mükemmeli istemektir. Kusur işlesede tövbesinde durulmaktır.
Yazmak, barış anlaşmasıdır… Savaşa hayır demektir. Ölmeyi değil, yaşamı devam ettirmeye niyettir.
Yazmak, hayatın bir parçasını bir araya getirmektir romanla. Okuyana rehber olmaktır. Yaşamı kolaylaştırmaktır.
Yazmak, annenin dilinde ninnidir… Dünyayı kurtaracak çocuğu büyütmektir.
Yazmak, Kur’an olmaktır en yücesinde…Her öğüdü altın değerinde hazine, her okunuşu kainatı titretir kulak işitmese de! Her derde deva, her sihri çözmeye çare…
Yazmak şiirdir, kalbin mağarasında sarkıtlardan damlayan katresi… Her düşüsünde benden çıkmaktadır. Biz buyuz demektedir, dansı o damlayan su birikintisinde bestesine nağme olur. Çağları geri getirir.
Yazmak olmasaydı, dinleyen de olmazdı… Tarih de olmazdı… İnsanlık da!
Yaz kardeşim, bir kaç basit kelime… Düşsün destanı insanlık havuzuna! yıkansın kirlenmiş düşünceler, felsefeler, fırkalar, tarikatlar… İnsan olalım, ondan kaynayan suyla. İçelim.
Saffet Kuramaz