Gaziantep Ekspres Gazetesi 20.10.18
………20 -28 Ekim 2018 tarihleri arasında başarıyla gerçekleşen, CNR Gaziantep Kitap Günleri sona erdi.. Ülkemizin bir çok illerinden kayda değer yayınevleri Gaziantep Üniversitesi Mavera Kongre ve Kültür Salonunda yerlerini almışlardı. Bizde Gaziantepli birkaç arkadaşımızla “Gaziantepli Şair-Yazarlar Stadında yerimizi aldık. Ben Sızı, Karalama Defteri, Vay Babooo, Sihirli Mektuplar, ” Gaziantep’te Kültür Sanat Ve Edebiyatta İz Bırakanlar, Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar Hocamızın Hazırlamış olduğu “Ahmet Ayaz-Hayatı-Eserleri-Edebi Şahsiyeti” isimli kitaplarım ile sözü edilen kitap günlerinde, kitaplarımı imzalama şansım oldu. Saygıdeğer genç öğretmenlerimizle, öğrencilerimiz ile buluşma şansım oldu. Kitaplarımın elimde az sayıları olanlar da bitti, bazılarından da çok az kaldı.
Ben burada bu kitap günlerinin hizmete
geçmesinde emeği geçen CNR ve Büyükşehir Belediye Başkanımız ve eski
bakanımız Fatma Şahine, Gaziantep Üniversitesinin çok değerli Rektörü Prof. Dr.
Ali Gür’e, Gaziantep Kültür AŞ’nin Kurucusu ve Genel Müdürü Prof. Dr, Halil İbrahim Yakar Hocamıza, çok çok teşekkür
ediyorum. Yukarıda bahse konu muhteremler
Ak Partinin Saygıdeğer Başkanı Mehmet Eyüp Özkeçeci ile birlikte Kitap
Günlerinin ilk açılış gününde, bizi teker teker ziyaret ederek ellerimizi sıktılar. Sağ
olsunlar diyorum.
Saygıdeğer okurlarım ben Gaziantep dışındaki
kitap fuarlarına katılmadım. Fakat Gaziantep’te açılan kitap fuarlarının
hepsine katıldım. Bu yıl ki kitap günleri bana çok duygulu anlar yaşattı. İmzaladığımız
kitap paralarını biz şair ve yazarlar, kendimiz alıyorduk. Bir genç öğretmen kızımıza kitap imzaladım. Vermiş olduğu 50 TL yi
gözlerimin bozuk olduğundan 10 TL.
sandım. Öğretmenimiz gittikten sonra
baktım ki 50 TL.. Ben bu genç öğretmen kızımızı nasıl bulurum
diye düşünürken, ileride öğrencileri ile konuşurken gördüm ve yanına
gittim. Hocam 50 TL nin üzerini almaya
unutmuşsunuz dedim. Genç kızımız “Ben unutmadım da, sizin gibi bir şairimizden
paranın üzerini demeye utandım” Dedi. Ertesi
günü, bir başka olay. Bir orta okul öğrencisi kızımız yanıma yaklaşarak
siz Ahmet Ayaz sınız değimli ? Dedi. Ben evet dedim. Kızımız, kitabınızın bir
tanesini elime alıp sizinle bir resim çektirebilir miyim deyince, ben
tabii dedim. Eline kitaplarımdan birisini alarak yanıma durdu, bir
resim çektirdik. Eline aldığı kitabı
kendisine hediye etmek istedimse, kitabı yerine bırakıp gitti. Aradan yarım saat kadar vakit geçtikten sonra gelip, aynı kitabı
imzalamam için önüme indirdi. Kızım bu kitabı sana verdiğimde
niçin almadın dedimse, param yoktu,
parasız almak istemedim. Hocam siz bu kitaba bu kadar emek harcadınız dedi.
Şimdi öğretmenimden borç para aldım ve size
geldim dedi. Gözlerim yaşaracak kadar duygulandım ve yanında durduğum
koltuğun üzerine yığılıp kaldım. Daha sonra, Ya Rabbim gençlerimizin gönlüne göre güzellikler
veresin. Onlara helal ekmek nasip edesin
diyerek dua ettim. İnşallah hepimizin iyi niyetle ettiği duaları Allah kabul eder. Az kalsın
unutacaktım. Bu kitap günlerinde, ben şair- yazar olmak istiyorum diye soru
soran gençlerimizde oldu. Yazarlarımız
yazarlık okulundan yetişmez de, yazarlık okuluna gidin demek aklıma gelmedi.
Burada şunu söylemeden geçemeyeceğim..kitap günlerine gelen bir çok okul öğrencilerinin üzgün duruşlarını bir türlü unutamıyorum.
Öğretmenlerimiz kitap günlerine geleceğimizi söylemeden bizi getirdiler. Ceplerimizde
para yoktur, kitap alamıyoruz. Güzelim
kitapların yüzünü görmek bize yetmiyor.
Şair ve yazarlarımızı görüp de kitap
alamadan çıkmak bize çok zor geliyor diyen öğrencilerimizin durumlarına şahit oldum.
Bunları görmek biz şair ve yazarlara çok
zor geldi doğrusu. Çocuğun birisi hocam
kitabımı annemin adına imzalatabilir miyim derken, bir başka çocuk
yanındaki arkadaşına yüzünü çevirerek,
param var ama, kitap alsam acaba annem bana darılır mı? Diyen çocukların da
durumları daha farklıydı. Bu konuda öğretmen ve
okul idarecilerinin duyarlı olmalarının
gerektiğini düşünüyorum.. Bizim öğretmenlerimiz bize o zamanlar Rahmetli
Arif Güzelden kitap alıp okumamızı
söylerlerdi. Bizimde köyden şehre
gelme imkanımız olmadığı için, şehre
gelen amcalarımıza dayılarımıza
kitap siparişi verirdik. Bazıları bulurdu, bazıları da bulamazlardı. Kitap
bulamazsanız bize bir tane hürriyet Gazetesi almayı unutma derdik. Şimdi biz şehirdeyiz, gençlerimize, çocuklarımıza
faydalı olalım diyorum. Bu kitap günlerinde beni en çok mutlu eden öğrencilerle buluşup
onlara kitap imzalamak oldu. Çünkü onlar
geleceğimizin büyükleridirler. Ülkemiz onların omuzlarında yükselecektir, inşallah. Onların bilgili ve
donanımlı yetişmeleri gerekir. Ben sözü fazla uzatmayacağım. Gaziantep
Üniversitesi Mavera Salonunda Gaziantepli Şair ve Yazarlar Stadın da 9 günlük imza işimiz 28
Ekim 2018 Pazar günü sona ererken,
kıymetli şair arkadaşlarımdan Fatih KURT ve Neşe CÖMERT ile beraberliğimizde sona erdi.
Bu kitap günlerinde İlesam Genel Merkezden Cemal
Tuzcuoğulları, Kilis(ten İrfan Aksoy,
Hasan Dikgel, Mustafa Alpdoğan, Uğur Elhan bizlerle ayrı ayrı resim çektirerek sıtandı renklendirdiler. Beraberliklerinde Mehmet Karakaş, Hüseyin Toprak ve Mehmet Nacar vardı. Diğer yandan İlyas Gögebakan, Mustafa Selçuk Uğur, Muhittin Arar,
Ümit Canilhan, Yılmaz Aydın, Bülent Ağcabay, Hamza Polat, Uğurcan Suvakçığil gibi sevdiklerimiz ile de, buluşma şansımız oldu. Allahıma şükürler olsun
diyorum.
Saygı değer okurlarım; Her zamanki
dediğim gibi. Beni unutmayın, bir başka
sohbet yazımda sizler ile yeniden
buluşalım diyorum. En güzel ve mutluluk dolu günler, hep ve hepimizin olsun.
Hoşça ve dostça kalınız.