Hani gökyüzü kararır ya
Sonra peşinden kocaman yağmur damlaları
düşer toprağa
Her zaman olduğu gibi elektrikte kesilir
Bir çay demler sin
Birde sigara yakarsın camın kenarında
Burnuna geçmişten yanık ekmek kokusu
gelir
Yıldırım arada bir odanı
binlik ampul gibi aydınlatır
Ve sen fotoraf çekilmediğini bilir dua
edersin Allah a
Radyoyu açarsın sezen sarı odalar
demektedir.
Gözünün önünden geçer bir sürü yarım
kalmışlıklar
Bazende yağmura eşlik eder gözünden akan
damlalar
Yağmurun sesi ne çok şey anlatır..yıkar
bütün ruhunu
Biran beş dakika önce kızdığın elektrik
kesintisine gülümsersin
Ama birden belediyenin işgüzarlığı tutar
Yanar ışıl ışıl tüm sarı odalar
Yağmur yağmaktadır oysa bütün
güzelliği ile
Perde çekilir.kül tablası dökülür.
Radyo kapatılır.
İçindeki şeytan bağırır
YAŞASIN
TEKNOLOJİ
silgisizce