Çocukluk…
Ey… Garipliğimin utanmazlıkları
Gel de sar beni, utanmaz kollarınla!

Ay vurmadık bir gecede
Ecel suyu dökülürken üstüme,
Kan revan içinde ülkem!..
Ağlamaklı düşler, sinkaf dolu,
Çalılıklar ardına saklı kıpırtılara.
Adımlarım sokak yürür bir başına,
Ellerimde taşlar, çocukluk yıllarıma.
Kıvırcık saçlarım düze döner,
Bir kanlı tabut, allar içindeyken!
Ve çocuk yaşta ak kefenler
Yıldırım düşürür yüreğime, yüreğime!

Gece…
Ey… Garipliğimin utanmaz nimetleri
Veli nimetim ol, doğ gülüşlerimin üstüne!

Demir yolları, uzak geçerken ellerimden!
Firari ağıtlar uğrasın istasyonlarıma!
Bacalarımdan, beyaz etli balıklar tütsün!
İlk akşamında, kızıl şarapların rengine.
Küf sinmiş dudaklarım
Aydınlansın bir kaçakçı tütünüyle.
Haritalarımı çizelim yeniden
Ülkemi satan ellerin kalemiyle(!)
Sevmek nedir ki?
Yeri olmasın nehir boylarında.
Sınırsız kokuşmuşlukların kokusu
Yuva kurarken firari gecelere!

Gelecek…
Ey… Garipliğimin vurguncuları
Saralım dünyayı çepe çevre!

Ne varsa haksızlık adına,
Gömelim hepsini midemize.
Bir hayali düş anlatalım,
Dinler satalım, ağır pahalı,
Yok, pahasına, ya da deri koltuk uğruna(!)
Ağzımızda, Allah kelamı
Hesabımız, kendimizden sorulur olsun bu dünyada.
Ulufeler dağıtalım… Haraçlar yere batsın(!).
Zulamızda saklı amaçlar!
Yoksulluklarımıza varsıllıklar katsın.

Baba…
Ey… Garipliğimin umutları!
Haydi, dola kollarını boynuma,

En sıcak ve en masum dokunuşlarınla,
İçimde papatyalar açsın! Bilinmedik.
Dokunmadan yapraklarına
Fallarım dökülsün ortaya.
Seviyor, hem de çok seviyor diyerek.
İçimdeki sızılar kendinden korksun,
Hayınlığın düşmanı, güneşleri görerek!
Bir aykırı öğlen vakti
Tükür tâkiye’nin ellerine ve yüzlerine.
Oğullarım; şafaklara hükmetsin,
Engin deryalarda, kılavuzsuz ve kaptansız(!).
Kızlarım; avuç açar olmasın Ramsey’lere(!).

Sevgi…
Ey… Garipliğimin, garip sevgilisi!
Haydi;

Düşler uçur, unutmadan ve utanmadan.
Salıver gitsin, yangınlar üstüne avazları!
Ak bedende bitir ayıpları, aymazlıkları.
Bırak artık çocukça oyunları.
Kalplerin zillerine basıp kaçmak yakışmaz sana!
Ayazlamış bir karanlık
Oyun vaktin olmamalı, parlayan düşlerinde.
Bir karanfilin kokusunda uyu.
Bir gelinciğin allarına saklan!
Çiğ damlaları düşsün üstüne.
Bir gönül toprağına serpil,
Serpil ve büyü, büyülü sevdalar adına.
Arsızlıkları, bir kenara bırakarak.

Düşler…
Ey garipliğimin ayıpsız kolları,
Ey garipliğimin masum kolları,

Haydi; al ellerine en keskin kılıcını,
Ve doğra kötülükten yana uzayan bütün dalları.
Geleceğin güzelliklerini
Baştan yaratmak adına.
( Düşler başlıklı yazı ahmet-ornek tarafından 5.02.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.