Havlayan bir yalnızlık,
İstilası Tanrının, bağdaşmayan bir
düş
Gerçeklerin ihlali.
Şimdisi olmayan bir yorgun
Yine meczup fıtratın baş kaldırışı
O sıradanlık mağduru nice tantana
Göğün kıvrımlarında hale benzeri
Bir yenilgi
Yüreğin mihrabı:
Bir kere daha kanatılmaya ne hacet?
Propaganda yapan yelloz düşlerin
Patavatsız iş birlikteliği
Her geceyi katıksız uğurlarken
sonsuzluğa
Gün bazlı bir yoksunluk
Şiirden çıkıp da yola
Varmayı şiddetle arzulayan
Bir farkındalık olsa olsa
Bir de ihbar ettin mi
İçindeki yası gölgeleyen
Bir neşeyi de katıksız azat edip
Her düş arasında
Takındığın o mahcubiyet ile
Ötelenen ruhun manifestosu…
Kıyımı kıyama aday
Yüreği dünkü sorguya;
Şekli şemaili yitik bir izdivaç;
Göğün tasavvuru adeta
Gökdelen yalnızlıkların
Buyur ettiği
Kendi halinde bir Tanrı
Söz konusu isyansa
Müminlerin erdemi
Her inançla güçlenen
Gerçeklerin uçuştuğu
O boyutsuzlukta
İlahi Aşka uzanan yolda
Elbet olacaktır farkı.
Her müminin yol ayırımında
Münafıklardan sakınıp
Sevgi ve inançla şekillenen bir
izdivaç
Şanlı ruhun da yoklukla sınavı
Ve her düştüğünde
Bire bin katıp
Sunumunda duyguların
Bir bir itirafı öznesi kayıpların
Su götürmez bir gerçek.
Yüreğin ifşasında saklı değil elbette
Onca seçenek.
Şimdi gönül rızası ile ölebilirim
Doğacağımın bilincinde
Tevekkül yüklü varlığımın da hitabı
adeta
Dile gelmeyen her rabıta
Gazabı bitimsiz;
Öfkesinden arınmış
Acıyla bütünleşmiş
Kerbela’sı ruhun
Yankısı bir ömür sürecek…