Yokluğa karışacaksın var olma davan nedir
Var eden mutlak güç bilir misin sen kimdir
Vahdet nedir söyle sen bunu da bilir misin?
Gizli hazineyken bilinmek istenen Cemal sahibidir
Aşk ile bu âlemi yarattı içine aşkını bıraktı
Mecaz aşk olmazsa âlemde hakiki aşka yol mu kalırdı
Önce mecaz sonra hakiki aşk gönülde kaldı
Mecnunu çöle sonra hakka ulaştırdı
İrfanlı arifler hakkın nuruna aşkla erişir hayran kalır
Temaşa eder aşkın güzelliğinden bayılır
Hicab perdesiyle hak kendini gizler anlaşılır
Her kul temaşa edemez nazar sahibi olan
Hakkın nurundan sahiplenir ferahlanır
Cemal aşk sahibinin var binlerce sevgili kulu
Kulun ise vardır bir tane aşkla hak aşkı yolu
Arayan aşkla bulur temaşa eder bu nuru
Kaybolur benlikle cevaplarla binlerce soru
Hak böyle sever her kulu sevdirir seçkin kulu
Arındır hak aşkıyla ağyar olan bu gönlü
Arındırmazsan bu gönlü sen yaşayan sanma o bir ölü
Nasıl açtırırsın sen gönül çölünde binlerce gülü
Vazgeç başka hayalden hakkı et hayal öldürme bülbülü
Açar o an güller misk kokusuyla açtırır sümbülü
Hakkın Cemaline nuruna bakmaya gözler dayanmaz
Kesret perdesiyle gizledi âlemi yarattı bakmaya doyulmaz
Aşk ile yanmayan kul bu yolda bir adım yol alamaz
Yanmak dedikse ateş değil hak yolunda ayrılan yanar kaçmaz
Bunu nasıl desem hak aşkıyla yanmayanlar anlamaz
Gülveren’im aşkı yazdım aşkla varamadım
Hakka dua ettim hayat nasıldır anlayamadım
Gönlümü ağyardan temizleyemedim arındıramadım
Hakkı aşkı bildim içinde yanar gibi dolanamadım
Mecaz aşkta kaldım daha ilerisine bir adım atamadım
Mehmet Aluç-Gülveren
Hicab: Perde,
iki şeyi birbirinden ayırmaya yarayan perde.
Kesret: Çokluk
Nazar sahibi: Görüşü, tecrübesi ve düşüncesi kuvvetli olan.
Ağyar: Başkaları, yabancılar, eller.