**  Kirpiklerin değiyor tenime. Ürperiyorum hece hece. Ve şiirler doğuyor dünyama seninle her gece.

**  Gel istersen şu ayrılıktan başlayalım önce. Gerisi gelir. Vazgeçer , utanır bizi birlikte görünce.

** Çektim silahımı beş el üst üste attım kurşunları gökyüzüne. İsabet etmiş olmalı bulutlara. Kan yağıyor şimdi bu şehirde yağmur yerine.

**  Bayram yeri yüreğim. Halaylar çekiyor ve valsin en güzeli soluk soluğa.

**  Kesişen yollar tesadüf değildir. Sebep ve sonuçları vardır. Yürünmeli ve görülmeli o yollarda kim bilir ne yaşanılacak günler vardır.

**  Sustukça sana susadım.

**  Ben senin sevdanla aşığım yaratana.

**  Yoğun bakım ünitesinde artık bedenim. Gönlümde gözümde sana bağlı sevdiceğim.

**  Yaşamın kuytularında düştü saçıma aklar.

**  Sana böyle mahkum ve muhtaç yaşamak

**  Gidenin arkasından yansıdı yüze özlemlerle hüzünler.

**  Senin adın yalnızlık olsa gerek.

**  Konuşan geveze gözlerini dinliyor bakışlarım.

**  Hangi yola girsem hep sana çıkan gönül levhaları konulmuş sokaklara..

** Vazgeçilmez sanırsın ya kendini. Oysaki zaman akar gider sensiz ve sessiz. Ne doğumlar olur ve bir o kadar dolar mezarlar. Ağlarken sen ötelerde ne gülücükler doğar yaşama. Ve delikanlıdır yaşam sensizde.

** Sen bir akşam üstü terk edeli bu şehri güvercin kanatlarında ne de öksüz kalındı akşamlarda..

**  Dudaklarında var olup şekilleniyor dudaklarım soluk soluğa.

**  Yeniden gelen günlerde hep sararsın tenimi.

**  Her gün doğumlarında daha da birikirsin gözbebeklerimde.

** Öyle biri girer ki hayatınıza kendinize biçilmiş ömrünüzü ona armağan edersiniz riyasızca .

**  Seni benim alnımın ortasına silinmezcesine yazan, yüreğimin her noktasına oturtan ve damarlarımda kan ,canıma can ve armağanla eş yapan yaratanıma şükrediyorum.

**  Bir bir düştü aklıma gece yarısı hatıralar. Burnumda denizden gelen hafif meltemde kokun. Lakin özlemlerimde yokluğun. Ne sevgileri var bahçedeki güllerin. Demet demet ellerimdesin.

**  Seni sevişlerimde anason kokusu var. Sert, susuz, mezesiz ,delikanlıca ve mertçe ölesiye.

** Avucumda gökyüzü var. Seni bekliyoruz ufka bakıp...

**  Bir pınarın serinliği var dudaklarında.

**  Bir kenara koydum her şeyi seni tanıyalıdan beri..

**  Sen benim yalnızlığımsın.

**  Senin gittiğin yerlerde şimdi ışıklar.

**  Sensiz ıssız ve serin bu şehir. Hadi gel şenlensin, ısınsın, aksın coşkuyla  nehir.

** Sonsuzluğun huzur gölgesi var gözlerinde.

** Kelebek  kanatlarının çırpınışında gibi sensizlik. Al kanatlarına götür beni bilmediğim dünyalara.

**  Eşiğindeyim yüreğinin. Al içeriye huzur bulayım seninle.

**  Ah bir firar edebilse bakışlarım gözlerinden. Ve özgürce dalıp gitsem başka alemlere.

**  Efil efil tenimi okşayan rüzgar, seni getiriyor buram buram.

** Bazı kadınlar eylül' de gelirler yanaklarında buket buket güllerle. Hazanda bahar yaşatırlar.  

**  Sevdaların peşrev vakti  şimdi.

** Yanaştır yüreğini yüreğime. Aksın dolansın damarlarımda. Değdir dudağını dudağıma ıslansın hayat bulsun çatlamışlıklarına rahmet olsun işte.

** Sen endamlı kadın. Dağ gibi, sık orman gibisin ya; inan avuçlarımda ufacıksın, bir öpümlük ve gözleri bir bakışlıksın. Bana az gelirsin. Ha bir geceliksin işte hepsi o kadarcıksın. Gece bir sel gibi alır götürür seni. Ve kokun bile kalmazdı odada; bilir  misin? .

** Senin her bir halin ve yanın hep kadın gibi kokar kadın. Ondandır zaten hep zil zurna sarhoşluğum.

**  Kimi o öpülesiye dolgun dudakları ile yudumlar som bardaklarla zamanı yudum yudum.

** Neler olmuş bu şehre böyle. Alt üst olmuş, yer değiştirmiş her yer. Ne gökyüzü ne bulutlar kaybolmuş. Arayıp durdum sokak sokak sen yoksun. Ondan olsa gerek bu şehrin tanınmazlığı. Her şey değişmiş , caddelerde fırtınalar.

**  Onca düşüncelere döllendi bu gecede sevdalar.

**  Bir baksan şöyle içten ve derinden sıcacık  gözlerime.  Nasılda boşalırdı yağmurlar aleme.

**  Dağlar tebessüm eder mi hiç ? O ne öyle yıldızlar göz ediyor gökyüzünden. Anlasana; her şey senin için.

** O yüreğimizde hüküm süren ve yaşadığımız sevdalar netice itibariyle hep vedalara gebedir.

**  Gülerken yumulan gözlerin sadaka dağıtır gibi etrafa.

**  Yokluğunda üşüyor yüreğim.

**  " Bakma bana öyle "derken bile bakıyorsun. "Gelme " derken bile gel gel diyor gözlerin.

** Alıp verdiğimiz nefeslerde, bıçak sırtında yaşamak. Endişeler avuçlarda; hayaller hep angarya. Biriktirilenler akıp gidiyor, bir umut bir bakmışsın sarıyor insanı umutsuzluk. Telaşlarımızı yüklemişiz sırttaki heybeye, yorulmuş ayaklarımız. Hasretler göz kırpıyor uzaklardan, avunup gidiyor insan. Bedeni bir sonraki ana taşımak bilinmez. Hayat anaforlarında kaybolup gidiyorsun; ne kadar çoğaltsan da varlığını ey insan.

( Do Re Mi .. Es- 21 - başlıklı yazı KENAN KOÇ tarafından 8.02.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.