Köhne bir acı dillenen:
Tik tak tik tak.
Mıhlanmış yeryüzü çukuruna düşlerin,
Göğün teninde d/okunaklı bir rahle
İçinin pazarlığı yüzüne vuran koyu
bir güneş
Aslında uydusu insanın ve kinin:
Lades…
Deyimler kadar uzun, biteviye
Çöreklenen ikbaline umutların,
Notalar dalga geçer aralarında ve
O müzik çukuru:
Solfej, göğün bayat aryalarına
tanıklık eden
Ebabil kuşları
Bir de kusur arayan insanoğlu:
Artık kimin nesi varsa mahrem ya da
ifşa edilesi
Zanların bile olmalı bir meziyeti.
Tam takır aşk çeşmesi
Uyuduk ve uyandık, dercesine
Matemin gölgesinde bir meltem
D/okunaklı olmalı aslında haris
düşler
Kambersiz düğün misali:
Bir ters bir yüz.
Damıtılan içme suyu:
Damla damla,
Öykünmediğim hayatlarla olmaz da asla
işim:
Görev gereği teftişteyim, mirim:
Su gibi aziz ol, dercesine
Bir yudum suda aşka erdiğim;
Her düşte gerçekleri deştiğim.
Kabrim, yalnızlığım ve şiirlerim:
Aşkın mecali kalmadı işte
Meali olsa olsa şiirlerim
Kan içip şiir kustuğum;
Sevip, sevip yenik düştüğüm:
Başa dönüp de…
Sarkacı belirsiz bir sinyalde
duyarken ayak sesini
Yaklaşan ölümün:
Demli bir serzeniş benimki
Sadece kendime tüm öfkem:
Sevmeyi nedense böyle dillendirip
Kendime yenik düştüğüm.
Sormasınlar da hani;
Neden, niçin:
Bilseydim sebebini
İçer miydim şiir yerine bunca matemi?