Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, Peygamberlerin, Nebilerin, Sahabelerin şipşirin diyarısın

Sen, benim ben diyen mert ve yiğitlerin, namus ve arısın.

Sen, gül sevdalısı bülbüllerin, en manidar harısın.

Ve sen, yazın Temmuzunda, ulu dağların tertemiz karısın.

 

Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, fikri güzel, gönlü güzellerin, en manidar ziyasısın.

Sen, tarihe mal olmuş cengaverlerin, ar ve hayasısın.

Sen, çağ kapatıp, çağ açanların, mayasısın.

Ve sen, şanı yüce Allah’ın rızasını kazanmışların, günlerce süren yasısın.

 

Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, zemheri soğuklarında, insanı iliklerine kadar ısıtan güneşsin.

Sen, yorgunlukları bir anda gideren, rahmani sevinç ve neşesin.

Sen, maddi manevi değerlerin yaşandığı, tertemiz ince uzun küçesin.

Ve sen, şeref ve namus abidesi, yüzleri nurlu ninelerimin, neçeğisin.

 

Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, helal süt ile abdestli emzirilmişlerin, en rahmani aşk ve şevkisin.

Sen, kimsesiz dul ve yetimlerin, yarınlara olan keyif ile zevkisin.

Sen garip gurabanın, fakir fukaranın, yaşlı didelerisin.

Ve sen, parmakla gösterilen, en nadide insanların, gönül güzelliğisin.


Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, kemlik bilmeyen, adam gibi adam olanların, şeref ve namus sözüsün.

Sen, kesik uçlu kalemlerle atılan, insanlığın ve kardeşliğin imzasısın.

Sen, insanı canı gönülden, mesut bahtiyar eden, düzen ve nizamsın.

Ve sen, asil insanların damarlarında dolaşan, mert ve babayiğitlik kanısın.

 

Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, tam kıvamında pişmiş yemeklerin, damakta bıraktığı lezzetsin.

Sen, külçe altınlarla alınmayacak, şeref abidesi insanların izzetisin.

Sen, insanı cennetlik eden, vicdan ve merhametsin.

Ve sen, veli zatların meclisinde, günlerce konuşulan sevgi ve uhuvvetsin.

 

Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, rengârenk Muhammedi gül bahçelerinde, bülbüllerin çok dertli şakımasısın.

Sen, yazın Ağustos’unda hararet gideren, buz gibi berrak akan pınarların, coşkun akmasısın.

Sen, dillerden düşmeyen sadakat, vefalılık, ve en içten muhabbetsin.

Ve sen ilmek ilmek, desen desen, motif motif, mahirce işlenmiş, sadakat gergefisin.

 

Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, gözü gönlü tok insanların, sımsıcak yuvasısın,

Sen, neşe ve üzüntülerini seve seve paylaşan, kadir kıymet bilenlerin komşususun

Sen, yıldızlı pekiyi ile insanlık mektebini bitirenlerin, has insanların en hasısın.

Ve sen, özgürce dalgalanan, şeref abidesi ay yıldızlı bayrağımızın dalgalanışısın.

 

Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, her türlü gam ve kasaveti bertaraf eden, şafi esmasının tecellisisin.

Sen, din, dil, mezhep ayırımı yapmadan, herkesle bir hallisin.

Sen, sadece ve sadece, Allah rızası için, insanların birbirine gidip gelmesisin.

Ve sen, en müzmin yorgunlukları gideren, asırlık çınar ağaçlarının gölgesisin.

 

Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, bendini yıkmadan, çok coşkun akan, buz gibi berrak suların akışısın.

Sen, firakları bir anda bitiren, sevdalıların unutulmayan bakışısın.

Sen, acıkmış bir aslanın, karnını doyuramamanın sıkıntısısın.

Ve sen, insanı haddinden fazla mutlu eden, sevda işlemeli su tasısın.


Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, celalli ve haşin bakışlarla, zalimlerin yüreğine korku salansın.

Sen, mürekkep yalamış bir insanın, asla ve asla unutulmayan anısısın.

Sen, umutların tükendiği anlarda, hayatın hayatı ve canların canısın.

Ve sen, her hâlükârda her insan için aşk ve şevkle yapılan hüsnü zansın.

6-7 Mart/20198

( Ey Diyarbekir Diyarbekir 11 başlıklı yazı sadeceo tarafından 15.03.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.