''Cehalet ne güzel lan her þeyi biliyorsun.'' Albert Einstein

Her þeyi bilmemize imkan yok tabi ki ancak cahiller her nedense bu gerçeði bilmezler, belki bilirler de iþlerine gelmez... Oysa ki ne de güzel bir veciz sözdür ''Kimse bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmasýn.'' Sabit fikirliler ile tartýþmak hiç bir zaman sonuca ulaþmaz. Okumak ve araþtýrmak gibi bir yetenekleri olmadýðý için kafalarýndaki bir yerlerden duyarak öðrendikleri bilgileri size satmaya kalkarlar... Boþuna uðraþmayýn onlarý hiç bir tartýþmada yenemezsiniz Hazreti Ali Efendimiz de ''Cahiller ile girdiðim hiç bir tartýþmayý kazanamadým.'' demiþtir...

Bir doktora mesleði konusunda akýl vermeye kalkan hastalar mý dersiniz? Bir avukata davanýn nasýl kazanýlacaðýný anlatmaya kalkan ukalalar mý dersiniz? Bir Borsa Uzmanýna hangi hisseleri alýp satmasýný, nasýl kazanýlacaðýný anlatan kendini beðenmiþler mi dersiniz? Her meslekte her yerde rastlarsýnýz böyle tiplere, benim çevremde de çok var...

Antik Çað Filozoflarýndan Sokrates de ''Hiç bir þey bilmediðimi bildiðim için diðer insanlardan daha akýllýyým.'' demiþtir... Tevazu sahibi insan, zaten her zaman okumaya, baþka insanlardan veya kendi çabalarýyla bir þeyler öðrenmeye isteklidir...

Cahil bir insan laf anlatmak deveye hendek atlatmaktan daha zordur... Onun kafasýnda illaki kendi doðrularý vardýr. Ön yargýlarý vardýr, o ön yargýlarý kolay kolay yýkamazsýnýz... Albert Einstein'ýn dediði gibi ''Bir ön yargýyý yýkmak atomu parçalamaktan daha zordur.''

Çoðu zaman okumuþ cahiller çýkar karþýmýza... Sadece mesleki bilgileri yeterli olup, dünyanýn genel gidiþatý hakkýnda pek de bir bilgi ve düþünceleri yoktur. Fikri sabit olarak kafalarýndaki doðrularý dünyanýn gerçekleri zannedip fasit bir daire çevresinde döner dururlar... Gururlar ve ego ise her zaman tavan yapmýþtýr bu tiplerde zaten...