Sadece Rüzgarın Sesi Var
Karanlığa bürünmüş sokaklar
Sonbaharı andırıyor ışıkları
Perdeler çekik yaşam da iz yok
Şehir terk edilmiş gibi
Sadece rüzgarın sesi var
Bir de saladığı ağaç dalarının hışıltısı
Gök siyah gri arası
Maviliyi kayıpta
Deniz feneri de sönük
Gemiler çekilmiş kuytu köşelere
Balıkçılar sandaları terk etmiş
Kumsal sahilinin yakınına
Onlarda kulübelerinde
Derin uykularında
Deniz hırçın değil
Dalgaları yavaşça vuruyor sahile
Kumlar ıslak
Ne gelen var nede giden
Martılar da susmuş
Kanat çırpmıyor balıklar için
Gecenin bile ağlıyor
Görünmeyen gözyaşı ile
Dokunup his etmesem de
Sanki anlıyor gibiyim kendisini
Sönmek üzere odamda
Yanan mum ışığı
Soğumaya başlamış
Yarım kalmış çay bardağımda
O bile tatsız
Bu derin düşünceye daldıran
Garip dili anlaşılmaz gece de
Kah cevapsız geleceğe götürüyor
Ya da geride bıraktığın geçmişin
Dalgarının arasında kulaç attırıp
Ömür de birgün daha çalıyor
(
Sadece Rüzgarın Sesi Var başlıklı yazı
ÖNDER_34 tarafından
14.04.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
