(Bir anı)
     Karışım dengesini tutturamamak

     40 yıl kadar önceydi. Anlatımlarına değer verdiğim bir komşumuzdan dinlemiştim.
O zamanlar bu konunun, benim için sadece mizahi bir değeri vardı. Şimdi ise başka bir alana bağlamak için iyi bir örnek hükmünde.
     Bir gün evde çocuklarla başbaşa kalmışlar.
Evin annesi sanırım kısa bir dönem için memleketlerine gitmiş. Çocuklar acıkınca evde görev babaya düşmüş tabi. "Baba biz acıktık, bize pirinç pilavı yap" demiş çocuklar. Babayı almış bir telaş.
Alternatifi olsa evden kaçacak yani. Gülmekten zor anlatıyor düştüğü zor durumu. Hayatında hiç pilav pişirmemiş ki. "Altı üstü pirinç- su karışımı işte tencereye döker pişiririm" diye düşünerek kendi kendine cesaret pompalamış. Ama işin düşündüğü gibi olmadığını şöyle anlatıyor: "pirinçle suyu tencereye doldurdum kaynattım kuru oldu. Su döktüm sulu oldu. Tekrar pirinç ekledim koyu oldu.
Su ilave ettim tencereden taştı" Hani oyun bilmeyene oyun yeri dar gelir denir ya, bizim komşu amcamız da, üç kişilik pilavı neredeyse karavana kazanında pişirecek duruma düşmüş.
      Diyeceğim o ki, yaşamda tüm değerler, olgular, tavırlar, beklentiler, bakışlar; uyumlu, dengeli ahenk 
içerisinde olmalıdır. Kıvamı tutturamayınca ortaya ucube bir nitelik çıkıyor işte.
     Günümüzde ise ahlak, adalet, ticaret, mantık, siyaset, din, bilim, ekonomi, felsefe gibi temel kavram ve değerler, gereksiz ve orantısız bir şekilde birbirine karıştırılmış durumda.
Neredeyse matematik problemlerini de politik bir argümanla çözmeye girişeceğiz. Hukukun saf, arı, bağımsız ve özerk kalması gereken vicdani kanaatine her şeyi bulaştırma gayretlerini de gördük. Dini kriterlerle, çok farklı, amacı dışında ölçüler geliştirmeye çalıştık. İdeolojilerimizle her şeyi boyamaya, baskı altına almaya çalıştık. Bilimleri, kendi mecrasından uzaklaştırdık.
Ve işin en acıklı yanı, bu durumu da normal/olağan görmeye alıştırıldık.
Elbette siyaset de bir bilimdir. Fakat nerede başlayıp nerede bittiğini bilmelidir. Diğer bilimleri ayak bağı olarak göremez.
     Son söz: Edebiyatını yapmak, üzülmek yeterli değil tabi. Bireyler rahatsızlığını hissediyorsa, her bilgi ve bilimi kaynağından öğrenerek deneyim kazanmalı, toplumu düştüğü girdaptan çıkarmaya gönüllü katkı sağlamalıdır.
06.05.2019
Ali Rıza Malkoç
www.arm.web.tr
( Bir Anı başlıklı yazı Ali R.MALKOÇ tarafından 6.05.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.