Maden Yüklü Barınak




Kurşun tepelerin yamacında 
Alev alev bakır kızılı ağaçlar 
Çimen rengini unutmuş tunç ovalar 
Suların boz bulanık demirden yüzü...

 

Ne kaldı geriye? 
Kala kala bir biz mi kaldık 
Bir biz mi! 
Et/ten ve kemikten… 
Bu et ve kemik, bu vücut 
Daha...
Daha ne kadar dayanabilir ki!
Ne kadar? 
Bu maden ocağına...



Ya düşler, ya hayallerimiz? 
Rüyalarımızda mı öksüz kaldı bedenden
Geçit vermiyoruz ki girsinler 
Aramıza set örmüşüz çelikten…



Dünya denen ahvalse ikiyüzlü 
Bir tarafı kara, bir tarafı ak
Yeni büründüğü leopar postuyla 
Halkalar oluşturmakta 
Tüm renkler şimdi alaca karanlığında…



Kıyamet mi? 
Ne zaman mı kopacak? 
Meraklanma, az kaldı,
Son dolum noktasında. 
Ha patladı, ha patlayacak… 
İşte o zaman! 
Demir demir üstünde kalmayacak 
Eriyecek maden yüklü barınak…



Sonrasında mı? 
Arası, yavaş yavaş soğudukça 
Unutturacak kendini… 
Ve 
Ardından 
Yeni bir barınak 
Yeni bir hayat 
Yeni bir kıyamet daha… 
Bu bir kısır döngü 
Durmaksızın tekrarlanacak... 
Yaşam'sa ihanetin ucunda!..


Serap Sönmez
Kardelen
Yorum: Mustafa Zorla
 
( Maden Yüklü Barınak başlıklı yazı KARDELEN tarafından 15.05.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.