15 Temmuzda Bizi Yıkamadı Şeytanın
Uşakları
-Arkadaşlar yıllardır kirli
yüzümüzü, şirinlik iman maskesi ile kapatarak bayağı yol aldık, artık harekete
geçme zamanı, tüm askeri birliklerde daireleri de ele geçirmiş durumdayız, millet
zaten bizleri de kendisinden yana aynı kategoride iman edenlerden biliyor. Yıllardır
ben boşuna nasihat verirken gözyaşı akıtmadım. Bugün 15 Temmuz ayaklanma günü
ülkeyi ele geçirme günü, ben düğmeye basıyorum, haydi hayırlısı olsun.
İsmi lazım değil Ketö’ün ağzında
salyalar akarken, yanındaki yalakası, kulağına eğilerek.
-Şey acaba, millet bu duruma karşı
çıkar mı?
Yarım saat kadar güldü şerrin başı
olan o Ketö kılıksız, insanlıktan nasibini almamış batıya satılmış uşak.
-Beni çok güldürdün Trupta seni güldürsün…
Yıllardır Türkiye’de, batı istediği gibi at koşturuyor Abdülhamit, Menderes, 28
Şubat 12 Eylül, hiç karşı çıkan oldu mu millet olarak? Onlar kuzu kuzu yatarken,
batılı dostlarımız istediklerini yaptı.
-Haklısınız ben unutmuştum.
-Bir daha unutma, yoksa seni sol kolum yaparım.
-Anlaşıldı, şimdi düğmeye
basacaksınız ve kalkışma atışma başlayacak…
-Evet, askerlerden bazıları bilmiyor,
tatbikat yapılıyor yalanıyla biz yolu açacağız, milletin parasıyla alınan tank
tüfek ile ülkeyi ele geçirince, dostumuz Trup ve yandaşları diğer örgütlerle
istediğimiz gibi at koşturacağız.
-İstediğimiz gibi derken?
-Sen bugün, kahvaltıda beynimi
yedin?
-Hayır, şüphelerim var, milletin
hayatını da mı etki edeceğiz?
-Elbette ki hayat mayat kalmayacak,
hepsi salaklar, yıllarca kurban paralarını, yardım adı altında ceplerindekini
dini bir kelime önüne koyarak, Allah rızası hak rızası diyerek okul açacağız
yalanıyla topladık, diğer ülkelere Tromp dostumun yardımıyla okulları açtık, adamlarımızı
başına geçirdik…
-Şey hayatlarına…
-Kes zırvalamayı, çek telgrafın
başına kuşlara mesaj, aman ne kuşu ne mesajı, çek bir gizli mesaj programımızla
e mail dost kardeşlerimize, Türkiye de bu akşam kalkışma var herkes görevinin
başına, sonra o geniş ekranlı televizyonu ve kırmızı telefonu arka odama kurun,
Türkiye de ki muhalif olanlarla karşılıklı seyir edelim.
-Muhalif derken, muhalif olanlarda mı var Mecliste?
-Var tabi ne sandın salak, daha dün böyle bir şey olsa ilk önce ben müdahale ederim, kanımı akıtırım yalanıyla yaşayan dostlarımızda var, neyse sonradan haberin olur.
-Bee, ben bu kalkışmayla Türkiye de
ki, dostlarımın da anne babamın da sonradan gerçeği öğrenerek onlara zarar verdiğimden,
verdiğimizden haberi olursa onların yüzüne…
-Ne yüzü sen ne diyorsun? Yıllardır
yanımdasın onların yüzünü gördüğün mü var, Trup’un yüzü bize yetmez mi?
-Yok, yetmez, ben bu vebalin altına
giremem, ben çekiliyorum, Türkiye’me gidiyorum, ben sizi dine bağlı imanlı bilirdim
oysa siz tam bir şeytanmışsınız? Tüüü sizin yüzünüze sıfatınıza…
-Hop hop nereye, elini kolunu
sallayarak gideceğini mi sanıyorsun?
Eliyle Ketö’yü yere yıkarak odadan
kapıya doğru koşarken, Ketö kıçını yırta yırta.
-Yakalayın, kaçmasına izin vermeyin…
Gerisini biliyorsun, Fatihin
torunları o gece, Başkanın talimatıyla abdestini alarak kefenini giyerek
vatanını, dirilişle imanla şahadete koşarak korudu, düşmanları yıktı hezimete
uğrattı, dünlerde yazdığı destanının üstüne, silinemeyecek bir destan daha
yazdı Rabbimizin izniyle yardımıyla çok şükür.
Yine biz Türkler evet biz ecdadın
torunları
Birlik beraberliğimizle çözdük
sorunları
Kardeşliğimiz imanla direnişle şahlandı
Bizleri imanımızla Mevla yardımıyla
yıkamadı şeytanın uşakları
Mehmet Aluç