Kadınlara, çocuklara, hayvanlara yapılan her türlü şiddet asla ve kata kabul edilemez! 
İyi de tüm bunlar neden hava da kalıyor? Gazete haberlerinden, TV de spikerin kadın şiddeti haberlerinden yemin ederim gına geldi. Akıl vermek kimin ne haddine,lakin gündeme gelen her şiddet can acıtıyor! Bireyler aileyi, aile toplumu, toplum ise devleti teşkil eder. Devletimiz örneğine bol şiddete ''şiddetle müdahale'' etmelidir. Yoksa toplumumuz feci şekliyle kanı, cahiller tarafından daha çok akıtılacak! 30 Gün içinde 31 kadının öldürülmesi de ne demek! Hele birde cinayetler kanıksanırsa, Allah muhafaza! diyorum!

Gözlemliyorum da, hayvanlara yapılan onca vahşet eziyete toplumun belkide, sadece onda biri acıdı! Vay başımıza gelenler dememek için elinizi çabuk tutup önlemini ivedilikle almalıyız. İdam ise de idam, yok öyle hapishanede yan gelip yatmak! Maktulun yaptığı telefon konuşması, okuduğum gazete şöyleydi ''içeri girer paşalar gibi de yatarım'' Cehaletin en büyük örneklerinden biri. Maktulun kızına,  o  çocuğa şimdi kim bakacak, bunu düşünmüş olsaydı acaba eski karısını öldürür müydü? 10 Yaşında ki o kızın psikolojisini düşünemiyorum, yarının bir diğer nefret ile bakan yüzü olacak, tabiri caizse tüm erkek olan karşı cinse! 

Bu sabah kızımla şiddetin ölüm şeklini ve dahi idam üzerine konuşurken bana; İdam neredeyse tüm ülkelerde kalktı dediğinde, ona - ,Peki Amerika da, bazı Arap ülkelerinde o halde neden hala idam var? Demek ki idam Türkiye ye yeniden gelebilir, hem idamın da türlü şekilleri mevcut, mesela vücuda elektrik verilebilir dediğimde bana - Türkiye ortak pazara AB. ye girmeye çalışırken! İdamı onaylamaz! 

Bu söylemler üzerine kalemi elime alıp sizlerle paylaşmak istedim. Hani bir tabir vardır, daha ziyade kadınlar için kurgulanan ve de Yıllar öncesinden süregelen! '' kan kusup kızılcık şerbeti içtim'' terimi! Öyleydi, ama devran devir değişti, çocuklarımızı yüksek okullara gönderiyorsak, neden? Elbette aydın refah huzurlu bir topluma sahip olmak için! Görüyorum ki, bir arpa boyu ilerlemek yerine şiddetin daniskasında kadınlarımız feci şekliyle can vermekte! 

Unutmadan AB. den bahsetmişken, gireceğimizi 'pardon' değilde! Aslında da bizi alacağını sakın sanmayın, cilve yapıyorlar, almazlar! Pardon ise ironiydi..Bu kadar mı önemli Allah aşkına, biz bize fazlasıyla yeteriz, almasınlar. Bizim devletimiz o kadar büyük ve bereketli ki, şuan içinde yaşadığım ülke Danimarka'nın nüfusu kadar yabancıyı Türkiye beslemiyor mu? Gerçi yabancıların ülkemizdeki yaşam kalitemizi düşürmedi de değil, İstanbul'da gezerken kendimi Arap ülkesinde hissediyorum, işin kötü yanı gelende pek gitmek istemiyor :(( 

Yardım elbette olmalı, ister Müslüman isterse başka bir tabi.. Amaç, gittiğin ülkeye uymak, uyum sağlamaktır, ülkemizin azınlığı, hemde yabancı bir ülkenin azınlığına bizler, yani Türk devleti değil! Dünya ülkeleri; Top, tüfek, ateşli silahlar, atom, nükleer diye masalardan kalkmayıp birbirleriyle çetin silah ticareti yapacaklarına. Ülkelerinden atılan hakları ellerinden alınan insanları ve dahi yerle bir edilen dünyayı top yekin bir düzeltseler, ne dersiniz? Sevgi ve saygılarımla..

( Her Türlü Şiddet Asla Ve Kata Kabul Edilemez başlıklı yazı GülsenTunçka tarafından 26.08.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.