M. NİHAT MALKOÇ


            Teknolojinin gelişmesi pek çok alanda hayatımızı kolaylaştırsa da birçok sıkıntıyı da beraberinde getiriyor. Cep telefonu işte tam da bu noktada aklımıza gelen bir teknolojik araçtır. Eskiden her evde bir telefon bile yokken, şimdi her cepte bir telefon var. Bu hem iyi hem de kötü bir şey. İyiliği, her zamanda ve her ortamda iletişimin mümkün olabilmesi; kötülüğü de çalışma verimini düşürmesi, yaydığı radyasyonla sağlığımızı tehdit etmesi...

 

            Cep telefonları artık sadece iletişim amaçlı kullanılmıyor. İletişim; telefonun sadece fonksiyonlarından biri, belki de en az kullanılanı ve en sıradan olanı... Şimdi telefonlar daha çok internete girmek, müzik dinlemek, film izlemek, fotoğraf  ve video çekmek için yaygın olarak kullanılıyor. Buna hesap makinesi, saat, takvim gibi onlarca fonksiyonu ekleyebiliriz.

 

            Cep telefonu kullanımı bu çağın en büyük bağımlılıklarından biri haline dönüşmüş durumdadır. Bu bağımlılık her yaş düzeyindeki kişileri tehdit etse de, risk altındaki en büyük kesim gençlerimiz. Gençlerimizin cep telefonu kullanım süresi her geçen gün çığ gibi artıyor. Gençler, temel ihtiyaçlarını gördükleri zaman dilimlerinin dışında, neredeyse ellerinden düşürmüyorlar bu mendebur aleti. Sabah kalkınca ele alıp akşam yatana kadar ona bakıyorlar.

 

            Cep telefonu en çok da eğitime zarar veriyor. Zira eskiden nadir de olsa kitap okuyan gençlerimiz artık hiç okumuyor. Kitaplar çoktan çekildi hayatımızdan ve evlerimizden.

 

            Cep telefonunun okullarda yasaklanması konusu yıllardır konuşuluyor, tartışılıyor. Fakat bu konuda kesin bir neticeye varılmış değil. Bazı okullar direnebildiği kadar direnirken, bazı okullar da bu hususta serbestlikten yana tavır takınıyor. Yani mesele çözülmüş değil.

 

            Öğrenciler cep telefonlarını amacı dışında kullanıyor. Bazen arkadaşının fotoğrafını izinsiz çekiyor, görüntü alıyor; bunları tehdit ve şantaj amaçlı kullanıyor. Hatta öğretmenin ders harici konuşmalarını gizli bir şekilde kayda alarak kötü emelleri için kullanıyor.

 

            Öğretmenler cep telefonu yüzünden sağlıklı bir eğitim yapamıyor. Bazı öğretmenler ders başında telefonları toplayıp ders bitiminde geri veriyor. Bazen vermek istemeyen dik başlı öğrenciler çıkıyor. Eğitim için kullanılması gereken dersin on dakikası bu işe ayrılıyor.

 

            Öğretmenler yıllardan beri cep telefonunun okullarda yasaklanmasını istese de, ilgili ve yetkili merciler tarafından bu hususta radikal kararlar alınamıyor. Top her zaman taca atılıyor.  "Ne şiş yansın ne kebap" diye tabir edilen denge politikası uygulanıyor.

 

            Dikkati dağıtan cep telefonu, öğrencinin motivasyonunu da olumsuz yönde etkiliyor.

Öğrencilerin cep telefonunu serbestçe kullanabilmesi için, ailelerin çocuklarına ulaşabilmesi bahane ediliyor. Sabah evden çıkan bir öğrenci, acil durumlar dışında ailesiyle niçin iletişime geçer ki? Önemli bir mesele çıkınca okul idaresindeki sabit telefonlardan da görüşme yapılabilir. Hatta öğretmenler bu gibi durumlarda kendi telefonunu öğrenciye kullandırabilir. Bu gibi mazeretler işi sulandıran, itibarsızlaştıran, genele şamil olmayan istisnai durumlardır.

 

            MEB yetkilileri 2019-2020 eğitim öğretim yılında liselerde cep telefonlarının okul idaresinin ve öğretmenin izniyle derste kullanılabileceğini belirten bir açıklama yaptı. Ben bir öğretmen olarak cep telefonunu eğitim amaçlı kullanan öğrenciye pek rastlamadım. MEB'in bu açıklaması cep telefonu konusunu sulandırmaktan başka bir işe yaramaz. Fransa cep telefonunu ilk ve ortaokullarda tamamen yasakladı. Liselerde de işi okul idarelerine bıraktı. Ama liselerde de yasak gibi. Avrupalılar bunu yasaklarken bizim esnetmemiz hayra alamet değil. Kimse kimseyi kandırmasın, öğrenciler telefonu oyun ve sosyal medya için kullanıyor. Eğitim filan hikâye. Eğitim için kullananların sayısı o kadar az ki; inanın yüzde 5'i geçmez.

 

            Hep eleştirdiğimiz cep telefonun okullarda tek bir faydası oldu! O da öğrencilerin zil çalsa da dışarı çıkmaması... Dışarı çıkmıyorlar; çünkü teneffüs boyunca ya oyun oynuyorlar ya da sosyal medyada dolaşıyorlar. Ne yalan söyleyeyim, bu zamanda öğretmenlerin okullarda nöbet tutması kolay. Zira herkes sınıfta cep telefonlarına kilitlenmiş. Dışarıda öğrenci yok ki nöbet olsun. Lâtife yapsak da, bu söylediklerimizin gerçeklik payı yok değil.

( Okullarda Cep Telefonu Kullanımı başlıklı yazı M.Nihat Malkoç tarafından 7.09.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.