Birden bire görünce onu, kalbim çarpmaya başladı.

Ona sevdalı gözlerle, gözlerinin içine bakınca bir acayip oldum.

Uzun bir süre konuşamadım. 

Sadece bakakaldım.

Dilini yutmuşlar gibiydim.

Nabız atışlarım bile, düzensizleşmişti.

Oyuncağı elinden alınmış çocuklar gibi, ağlamak istiyordum.

Ama ağlamamak için, çok zor tutuyordum kendimi.

Nefes almakta bile zorlanıyordum.

Ben bende değildim artık.

Yerin altında mıydım, üstünde miydim bilemiyordum.

Sevmek bu olsa gerek!

İnsan ne yapacağını bilemez oluyor.

Kolun kanadın yanına düşüyor sanki.

Betin benzin sararıyor.

Dizlerin bağı çözülüyor.

Duygu ve düşünlerin kör düğüm oluyor.

İnsanın gönlü, gam ve kasvetle doluyor ister istemez.

Ne yapacağını bilmiyor insan.

Bülbül misali şakıyan dilin lal oluyor.

Yanan bağrın harareti, artıkça artıyor.

İnsan çar naçar oluyor.

Karanlık çıkmaz sokaklar, insana mekân oluyor.

Ferli gözlerin, feri kayboluyor.

Sevmenin böyle olduğunu bilseydim,

Asla ve asla sevmezdim!

Taş bağlardım gönlüme!

Karşılıksız sevmek, şirin uykulara hasret kalmakmış

Karşılıksız sevmek, kendi yurdunda en uzak gurbeti yaşamakmış.

Karşılıksız sevmek, analı babalı yetim olmakmış.

Karşılıksız sevmek, için için ağlamakmış.

Karşılıksız sevmek, muhacir olmakmış.

Karşılıksız sevmek, iştahtan kesilmekmiş.

Karşılıksız sevmek, en leziz taamlardan bile lezzet almamakmış.

karşılıksız sevmek, ölüm ile memat arasında kalmakmış.

Sevmenin bu kadar meşakkatli olduğunu, ne okumuş ne de duymuştum.

Karşılıksız sevmek, insanı yaşarken öldürüyormuş.

Bunu ancak şimdi anlıyorum.

Keşke bu tatlı illete düşmeseydim.

Zira ne yediğim belli ne de içtiğim.

Sevilen insan, bu kadar zalim bu kadar acımasız olabilir mi?

Sevilen insan, sevildikçe daha çok mütevazı olması gerekmez mi?

Sevilen insan, sevdiğine bu kadar celalli ve bu kadar haşin bakar mı?

Böyle bir sevmek, bana çok pahalıya mal oldu.

Böyle bir sevmek, beni benden aldı.

Böyle bir sevmek, beni bana küstürdü.

Böyle bir sevmek, bana kıblemi şaşırttı.

Böyle bir sevmek, bana varımı yoğumu iflas ettirdi.

Şimdi ah çekmekten başka, elimden bir şey gelmiyor artık.

Ama çektiğim ahlar, gam ve tasalarımı bertaraf etmiyor.

Bazen ölmek bile istiyorum. Ölmek de elime geçmiyor.

Yaptığım dua ve niyazlarım da kabul olmuyor sanki.

Gönül bahçeme, gül sevdalısı bülbüller yerine, baykuşlar konuyor.

Muhammedi güllerimin goncaları, daha hazan gelmeden birer birer soluyor.

Aşkın ulu dağlarında, sevda naralarını atamıyorum.

Teslim bayrağını kaldırmış olmama rağmen, kimse görmüyor.

Gittiğim yatırların bile bir faydasını görmüyorum.

Sanki yatırlar da bana küsmüş.

Suçum günahım ne onu da bilmiyorum.

Sadece bildiğim tek bir şey var, o da birini karşılıksız sevmek!

Başıma ne geldiyse, sebebi hikmeti sadece bu olsa gerek diye düşünüyorum.

Siz olsaydınız ne yapardınız?

Lütfen Allah peygamber aşkına, bana bir şeyler söyleyin!

Bir şeyler söyleyin ki, ona sevdalı mahmur gözlerimin mahmurluğu bitsin!

Bir şeyler söyleyin ki, ben de içten gülebileyim!

Bir şeyler söyleyin ki, sıkıntı ve kederlerim bitsin!

Bir şeyler söyleyin ki, karanlık sokaklarım aydınlansın!

Bir şeyler söyleyin ki, ben bana geleyim!

Bir şeyler söyleyin ki, özüm özümle barışsın!

Bir şeyler söyleyin ki, sevgiliye olan sevgi ve muhabbetim azalmasın,

Tam aksine artıkça artsın!

Onun tatlı bir tebessümü çektiklerimi bir anda unutmaya yeterli olur!

Yeter ki celalli ve haşin bakmasın artık!

Yapmacık dahi olsa biraz gülsün, gülsün, gülsün!

Zira gülmek ona haddinden fazla yakışıyor.

01-02/Ekim/2019

 

( Sevmek Bu Olsa Gerek başlıklı yazı sadeceo tarafından 2.10.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.