Kâbe’de dünya yokluk sona eriyor açlık
Bakınca etrafımda görünür dağlardan kaf
Ortaya çıkıyor sır şaşırmış dilde çığlık
Mekân, zaman ölüyor… Aydınlanıyor etraf!
Kimde günahı görse saklar Kâbe örtüsü
Gözyaşları sel olur, yüzdükçe huzur tavaf
Aşk yangına dönüşür, vuslat olur dürtüsü
Taşında nur görürüm kalbim olunca sarraf!
Ağaç aşka gelince meyve verir çiçekle
Zahmete aldırmadan anne gezer bebekle
Allah’ın evindeyim dua, niyaz, dilekle
Misafiri olmuşum, diliyorum Haktan af!
Nadir yağarmış yağmur, yağmurunda ıslandım
Göl olmuş deryasında bata çıka dolandım
Su dolmuş mermerinde secdedeyken utandım
Günahıma mazeret bulamadım, tek bir laf!
Karasından anladım, içinde şu dünya yok
Kapanmış şer rüyaya, örtüsünde riya yok
Şu gurbette gezerken döneceğim sıla yok
Ecelimin ötesinde anladım, cennettir saf…
Saffet Kuramaz