Uzay boşluğu… Gri bir gezegen… İnsan yapısına benzemeyen metal yapılar… Bir birinden farklı biçim ve renkte binlerce robot yapıların arasından küp şeklindeki devasa binaya yürüyordu. 

Şeffaf duvarlı uzun koridor... Koridorun ucundaki yeşil ışıklı kapı açıldı. Mavi bir robot göründü. Karşılıklı asılmış tabloların önünden geçerken bakışları insanlık tarihinin üzerinde geziniyordu. Sona yaklaşıldıkça savaşlarla yıkılmış başkentlerin konu edildiği tablolar artıyordu. Kırmızı ışıklı kapının hemen yanında son iki tablonun önünde durdu. Birleşmiş milletler genel kurul salonu… Bir grup silahlı adamın baskınıyla öldürülmüş liderler… Sonrasında tek adam tarafından yönetilen dünyanın nükleer patlamalarla toz bulutu haline geldiği tablo… Gözlerinden süzülen ışık her bir çizgiden defalarca geçiyordu. Kapının arkasından yükselerek gelen melodili sesler… Oyalandığını fark etti. Kırmızı ışığın içinden yürüyüp gözden kayboldu. Farklı sesler, ışıklar çıkaran, özgün figürlerle hareket eden robotların oluşturduğu cümbüşe katıldı.
( 29 Ekim … başlıklı yazı E.Kirişçi tarafından 28.10.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.