‘’Eskiden yazın ardından

Güz gelirdi

Olsa olsa küs gelirdi

Şimdi yaz mevsiminden

Sonra yas mevsimi geliyor

Hatta yaz da yok artık

Sadece yas var hayatımızda.’’ (Alıntı)

 

 

 



 

Köpüren sözcükler ve cahil aklım…

Sebat ettiğim yasın yeis yüklendiği

Bir mevsime esirim:

Aşkın şahikası tutuklu kalbim

Serden geçip yardan geçemediğim

Sancılı ve efsunu yerle yeksan eden

Belalı düşlerim.

 

Gaipten gelen bir aşka tutuldum:

Tutunmakla mükellef

Güneşin dahi tutulduğu alacalı bulacalı kerametin

Irmaklarında tokuşan öfke ve özlemin

Devasa lanetine mintan geçirdiğim

Bir esefle içimdeki yelken

Açtığını kapatan bir rüzgârla sözleştim.

 

Maviden tenim;

Kırmızdan yanaklarım

Elanın tutuştuğu yaşlı gözlerimde

Esiri olduğum bir telaşın da savsakladığı

Kara bulut gibi

Beyazın düşünü kurmuşum da melun melun

İhya edilesi göğün

En parlak yıldızıyım

Bazen içimde açan gülün ta kendisi

Sönen neşeme kefil benim

Sırdaş kalemim.

 

Ne zamanki yası ansam

Tutuşan göğün yaşıyım kurunun yanında

Yanan bir ruhun da kisvesi

Ulvi gölgemle boy veren bir filizim

Şanlı mazinin de rahmet beklediği

Cuntası yüreğin elemli bir beste

Unutulmuşluğuna kefil olsam bunca sitemin

Yüklendiğimden de fazla benim sefaletim.

 

Kurşuni bir yalnızlık

Köhne bir de istikamet

Yalıtılmış her renkte saklı sevdam:

Mermer mezar başlığı nimetin,

Kanaviçe ömrün de derdi tasası

Şiirden büyüttüğüm günüm ve ömrüm;

Şair bozması hüviyetimde yanıp sönen

Nice imge

Yaşasın ki en mutlu sefiliyim ben hüznün.

 

Kaynattığım her dizede tutuşan

Gözlerime kefil o kör noktada

Saklı tutulası itirafın da ilk hecesi

Hâkim kılındığı da tek heceli bir mutluluk

Bazen öykündüğüm dünüm

Aşkla sırdaş revnak düş

Varsa yoksa denk düştüğüm özlem:

İmkânsızlığın da satır arası iken

Sevgiye yazdığım her ferman…

 

Elbette tünediğim her karede

Türediğim hece hece

Kayda geçen hüzne biat

Sevmeye sevmeye daha çok anlam yükleyip

Hızlıca yaşadığım bir rivayet

Ta ki sönene kadar gözün feri

Neferi olduğum illa ki aşkın ta kendisi.

 

Sarkan ipte saklı kefaret

Ben ki seferi bir seda

Mizacın da tutkun olduğu vaveyla

Yazdıkça atağa geçen rahmet

İçli dışlı yastan kalan geride

Bir efsun ki;

Muadili hayata rest çeken bir güfte

Endamlı coşkunun habis bir düş gibi

Kâinata giydirdiği cübbe

Firari bir şiirden çok fazlası saklı içimdeki

Bitimsiz iklimde.

 

 

 


( Bir Şiirden Çok Fazlası... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 25.12.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.