Muhabbet İline Gitmişim
Dedim yazayım güzel bir şiir
Başına koşsun binlerce güzel
İlham gelmez eyvah inat eder
Bu derdim nasıl biter
İlham’ım nasıl eder gelir
Olsun dedim bambaşka bir şiir
Düşersen gönülle aşka bulunur pir
Düşsün öne şapka yoksa kalır kir
Bu derdim nasıl biter
İlham’ım nasıl eder gelir
Havada uçan kuşlara seslendim
Birkaç hece getirin buralara dedim
Ne duyan oldu küstüm turnalara ben
Bu derdim nasıl biter
İlham’ım nasıl eder gelir
Bir kör kuyuya mı düştü
Yoksa acep bana mı küstü
Aramız iyiydi su geçemezdi
Bu derdim nasıl biter
İlham’ım nasıl eder gelir
Belki çöllere düşmüştür
Çölü yeşillendirirken unutmuştur
Mecnunla belki muhabbete dalmıştır
Bu derdim nasıl biter
İlham’ım nasıl eder gelir
Vardım âşıklar diyarı Bağdat’a
Baktım insanlardaki surata
Aşk yoktu ilhamda yoktu anladım
Bu derdim nasıl biter
İlham’ım nasıl eder gelir
Bir demli çay demledim
İlhamı masada bekler gördüm
Çaysız şiir mi yazılır ilham mı gelir
Derdime çareyi bilmişim
İlhamla şiirle muhabbet iline gitmişim
Muhabbetle ilhamla aşkla şiire bal derim
Gönülden gönüle varan bir dal derim
Nazlı yâre ne olur gitme yanımda kal derim
Derdime çareyi bilmişim
İlhamla şiirle muhabbet iline gitmişim
İşte şimdi bildim aşkla şiirle bu can can
Aşkla muhabbetle kal da yan ha yan
İki kapılı bu dünyayı bir han say
Derdime çareyi bilmişim
İlhamla şiirle muhabbet iline gitmişim
Elimde düşememek için bunlar olur asa
Aşkta olmaz mı bildiğimiz bir yasa
Yaşarken neler gelir bu garip başa
Derdime çareyi bilmişim
İlhamla şiirle muhabbet iline gitmişim
Her zaman kanaat ettim aza böyle
Derdini bana değil sen saza söyle
Aşk ilinde düşersin haza sen böyle
Derdime çareyi bilmişim
İlhamla şiirle muhabbet iline gitmişim
Mehmet Aluç-Gülveren