…
Kutay sanki aklına yazdığı bir romanın sayfalarından okur gibi anlatmaya
devam ediyordu. Ne anlatan ne de dinleyenler geçen zamanın farkına bile
varmıyorlardı.
“Tüm dünya Çin’e olan uçuşlarını dururken, şehirlerin birbiriyle
bağlantıları kesiliyor, sokaklar boşalıyor, küresel firmalar üretimlerini
durduruyordu. Çin gibi koca bir dev resmen içine kapanıyor, yalnızlaşıveriyor.
Korona virüsü ile Çin’de birçok şey gerileme yönünde hızla değişiyordu.”
“Yapılan biyolojik saldırı, Çin’den kalkarak yeni ipek yolu ile Türkiye’den
geçerek Avrupa’ya gidecek olan yük taşımacılığı daha başlamadan büyük bir darbe
alıyordu. Çin’den gelecek posta ve kargolar bile ‘korona virüsü taşır mı’
kokusu insanları haklı olarak çekincede bırakıyordu.”
“Nerdeyse 100 yaşında olan Henry Kissinger, kasım ayında Pekin’de bir
konferansa katılmış, konferanstan sonra Devlet Başkanı Şi Cinging’le buluşmuştu.
Buluşmalarında “ABD ile savaşa girmemelisin. Bu Çin’i kısa vadede zor durumda bırakır.
İpek yolu Washington’la güvenli hale gelir. Bu konu hemen çözülmeli…” demişti.
Kisinger, elbette; “Seni bir virüsle yok ederler,” diyemezdi.”
““Çin’i bölmeye yönelik herhangi bir girişim, ezilmiş cesetlere ve
kemiklerin parçalanmasına neden olacaktır,” diyen Çin Devlet Başkanı Şi
Jinping’in Çin sokaklarını ve hastane koridorlarını dolduran Çinlilerin
cesetleri karşısında yetersiz ve aciz kalıyordu.”
“Çin’in karantina bölgesinde bulunan Wuhan’da polis kapı kapı gezerek
vatandaşlarının ateşini ölçüyor, virüs tespit edilen evler işaretleniyor, önlemleri
de giderek artırmaya devam ediyor. Çin’de bir milyarın üzerindeki insan bu
olaydan doğrudan öyle veya böyle etkilendi. Otobüsler çalışmıyor, uçaklar kalkmıyor,
marketler açılmıyor, birçok kente su sıkıntısı baş gösterdi. Görünen o ki Çin,
ya teslim olacak, ya da savaşacak. Eğer ABD’ye kafa tutacak kadar bir Çin varsa,
ilerleyen günlerde Çin’in tepkisini göreceğiz. Bir virüs çok şey değiştirdi.”
“ABD Ticaret Bakanı Wilbur Ross “Bu salgın ekonomimize yarayacak. Artık
Amerikan şirketleri ülkemize dönecek… Çok mutluyum, bu nedenle ekonomimiz çok
ama çok güçlenecek!” ABD, trilyonlarca dolar harcayıp Çin’i köle haline
getirmedi. Küçücük bir virüs Çin’i savaşta yaşayamayacağı kadar zarara uğrattı.”
“Bu yaşananlar korona virüsünün doğal yollarla ortaya çıkma şansını oldukça
zayıflatıyor. Çin nasıl bir karşılık verir, şimdiden bilinmiyor. Korona virüsü
yaklaşık 25 ülkede görülmesine rağmen sadece Çin’de etkin oluyor, Çin
konuşuluyor, Çin dışındaki ülkelerde bir sorun olarak görülmüyordu. Virüs aynı,
sonuçları çok farklı! Bilinen bir şey var ki ABD, elindeki güçle 198 ülkenin
Çin’le olan ticaretini nerdeyse bitirdi veya ara verdirdi. “
“Gücün Doğuya kaydığından hayıflanan Fransa Devlet Başkanı Macro’nun “Çin
ve Rusya güç kazandı ve kırmızıçizgiyi aştı. Buna karşılık vermedik. Onlar da
bunu öğrendi,” derken, birileri bu olayla Çin’e dünya üzerindeki kırmızıçizgileri
mi hatırlattı? Adamlar ayrıca dünyanın kırmızıçizgilerini çizme hakkını
kendilerinde buluyorlar ya!”
“Dünya bu! Bazılarını üzerken, bazılarını sevindirebiliyor. Bazılarını
yüceltirken, bazılarını alçaltabiliyor. Çin’in neredeyse yüz yıldır Doğu Türkistan’da
yaptığı asimilasyon, işkence, katliamın bir ucu arşa kadar yükselmişti.”
“Çin’de otomotivden tekstile, teknolojiden bilişime kadar birçok köklü firma
Çin’deki üretimini durdurdu. Korona virüs salgınından en fazla etkilenen
sektörlerin başında tekstil ve hazır giyim geliyor. Dünyanın köklü hazır giyim ve tekstil
firmaları üretimlerini durdururken, rotayı alternatif pazarlara yöneliyor.
Dünya çelik sektörünün en büyük oyuncusu Çin’de üretimin durması, Türkiye’ye
gelen talebi de artıracağa benziyor. İhracatta Türk ürünlerine talep artarken,
Çin’den yaş sebze ve meyve ithal eden ülkeler Türkiye pazarına yönelmeye
başladı.”
Gençler bu günkü konuşma yeter. Şimdi dinlenme zamanı, bizler çok büyük
vazifeler düşüyor. Şimdiden hem birey olarak, hem de devlet olarak siber ve
biyolojik savaşlara şimdiden tam teşekküllü olarak hazırlıklı olmayız. Dünya hali, ne olacağı belli olmuyor ki. Su
uyumuyor ama düşman da hiç durmuyor ki!”
…
Devamı var
...
Ant. 060220