Nadastaki yüreğimden

Kara kalemin ucuna sürgün verdin

Savrulan kuru hecelerden yaprak

Kanadı kırık mısralardan dal

Hazandaki şiirime kök oldun

 

Hayalimdeki utangaç duruşun

İçimdeki sarp dağların boynunu büktü

İnce narin parmaklarınla gelip onları kaldırır mısın?

 

Ayrılık sancısıyla kış geçmezken

Uzaklığın iz bıraktı ayazdaki rüyalara

 

Gözlerin aklımdaki testinin içinde dalgalanıyor

Sanki iç Anadolu’da azgın bir ela deniz

Hasretini sarıp tuza belemiş köpükler

Başım acıyor kıyıma vurunca gel gitler

Elimden tutup yosun kokulu bir alım nefesin sarılsın bana

Melteminle salar mısın?

 

İçimdeki kilometreler mi miyop

Yoksa düşlerime gelmekten yorgun musun?

 

Hafifçe solmuş gülkurusu benzin

Ayrılık mı öpmüş yoksa yanaklarından

 

Zihnimi cilalasam maziye varıp

Siyah beyaz resmine

Sevdamın kırmızısından sürsem

Kan revan içinde aklımda kalır mısın?

 

Ya allanınca yanakların

Ela gözlerine baktırıp

Ay yüzündeki çukura düşürür müsün?

Güldükçe uçurum olur mu gamzen

Sol böğrümdeki yaradan derin

 

Sen gül ki gamzen kapanmasın, nefesim olsun

Sen gül ki nadasta ki yüreğimde şiir harman olsun

 

Eğer bir gün gülmez isen o zaman ay yüzün tutulsun

Ben dende geriye

Dinsiz hasretin kalsın


( Dinsiz Hasretin Kalsın başlıklı yazı Kazım Gök tarafından 13.02.2020 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.