KADİRLİ’YE AHDE VEFÂ

(Fasl-ı Muhabbet Şiiri)

 

Çukurova biter dağları başlar

Yaylaya gidene yoldur Kadirli.

Soğuğu üşütmez sıcağı haşlar

Fakire hem kanat koldur Kadirli.

 

Savrun(1), seyredenin aklını çelen  

Çıktığı gözünde kayayı delen

Küçük derelerle birleşip gelen

Suyuna ayağın daldır Kadirli

 

Kadirli’miz şair ozan yatağı

Türkmen boylarının yurdu otağı

Yeri ise Toros dağı eteği

Gönlümdeki yeri il’dir Kadirli

 

“Vuraa vura” derdi Vahap Kocaman

Gönlü gençti bize derdi kocama’n

Ne yüreği vardı şöyle kocaman

Âşığa cenneti buldur Kadirli

 

Halil Karabulut şiirde usta

Son zamanı geçti genelde hasta

Kabri Mehmetli’de(2) seveni yasta

Ozan şair gür bir daldır Kadirli

 

Feymâni ustamız sazı elinde

Ayağında şalvar kuşak belinde

Türkü nağmeleri sazın telinde

Sende şair ozan boldur Kadirli.

 

Çamlı kahve koyu sohbet yeridir

Hamidiye camisinden beridir

Ağam deyip başlar sözün eridir

Nâmını her yere bildir Kadirli

 

Cümlenin sonunda hep BRE(3) denir

Sıcakla yaşanır az benimsenir

Acılı şalgamla kebaplar yenir

Haline şükreden kuldur Kadirli

 

Alacami, şehrin gururu mabed

Türk yurdunda cami kalacak ebed

Ezanlar okunsun tâ ilelebed

Minarede güldür güldür Kadirli

 

Sülemiş’ten(4) seyredersin dağları

Karatepe hatırlatır çağları

Bağdaş yaylasında tereyağları

Deren akar şıldır şıldır Kadirli.

 

Kars-i Maraş imiş Kadirli denmiş

Dokuz yüz yirmide düşmanı yenmiş

Torunları ecdadını beğenmiş

Tarihi ayağa kaldır Kadirli.

 

Ticaret merkezi uzun çarşıdır

Esnaf hile hurda işe karşıdır

Âhilik bir kültür dost yarışıdır

EDB, eldir dildir beldir Kadirli.

 

Yörük Türkmen yazın yaylaya çıkar

İmkânı ne ise göçünü yıkar

Yazın Çukurova insanı sıkar

Yayla için erzak doldur Kadirli.

 

Kara şalvar beyaz mintan(5) yakışır

Gönül böyle işte kızlar bakışır

Gönülden gönüle sevgi akışır

Seven gönül sende lâldir Kadirli

 

Sırtını dayamış Toros dağına

Balık gelir göletteki ağına

Nazarlar değmesin bahçe bağına

Her tarafı nergis güldür Kadirli.

 

Dağa taşa zeytin diken kazanır

Memmed(6) emmi bakar iken özenir

Çoğu sene meyvelerle bezenir

Bahçesi, meyveli daldır Kadirli

 

Turp ekilir hasat yapılır kışın

O soğuk günlerde yıkanır, düşün

Çalışan işçinin parası peşin

Ağada bırakma aldır Kadirli.

 

Nar bahçesi iri dişli nar verir

Bazı sene olmaz, bazen var verir

İsteyene ela gözlü yar verir

Aşk, gönüldeki teldir Kadirli.

 

Turunçgilin her çeşidi yetişir

Dallarında türlü kuşlar ötüşür

Gölgesinde âşıkları atışır

Türkü söylet sazı çaldır Kadirli.

 

Islah ordusu da göçerler için

İskan olmuyorlar sebep ne niçin

Ahmet Cevdet paşa geldi o biçim

İskân oldu paldır küldür Kadirli.

 

Derviş paşa yardımcıymış orduda

İskân etmiş dağda kuşu kurdu da

Düzene girmiştir Pazar(7) yurdu da

Eşkıya düzeni züldür Kadirli.

 

Kadirli kozanın fıkrası boldur

Yılan ile onu çuvala doldur

Fıkra uyduranlar beşinci koldur

Artık o yılanı öldür Kadirli.

 

Kent meydanı burda şehrin göbeği

Şehir müzesinde durur dibeği

Hem de huğ eviyle mısır höbeği

Kurulan çadır da ‘kıl’dır Kadirli.

 

Bir kaymakam varmış adı Mehmet Can

Yenilik getirmiş şehre taze kan

Yürüyüşe rağmen tayini çıkan

Olmuş bu lekeyi sildir Kadirli

 

Aslantaş barajı cana can katar

Barajda balıklar hep kuyruk atar

Balıkçı, kısmetse balığı tutar

Oltada uyaran zildir Kadirli.

 

Türk’ün aslı konargöçer biline

Yanlış bilinenler mutlak siline

Sahip çık törene ve diline

İşi sıkı tutan eldir Kadirli.

 

Albayrağ’ım nazlı nazlı dalgalan

Şehitlerim, gölgesinde gölgelen

Türk Gençliği oku öğren bilgilen

Gençlikteki bu ne hâldir Kadirli.

 

Şehitlik gülistan kırmızı güller

Şehitler kabrinde açılmış eller

Gözü yaşlı Kur’an okuyor diller

Çok şehit var sanki seldir Kadirli.

 

Behlül, geldin işte bura son durak

Yaş geçiyor ölüm ne kadar ırak

Dünyevi işleri, gecikme bırak

İman ile beni öldür Kadirli.

15.03.2020

 

(1) Savrun:İlçenin içinden geçen Ceyhan nehrinin bir kolu olan çay.

(2) Mehmetli: Şimdi Sumbas ilçesine bağlı rahmetli Şair

     Halil Karabulut’un doğup büyüdüğü bir kasaba

(3) BRE: Mahalli şive, cümlenin başında olursa EBRE olur.

 (4)Sülemiş: Şehir merkezinde çamlık ve üzerinde

      otel ve çay bahçesi bulunan dinlenme yeri.

(5) Mintan: Gömlek

(6) Memmet: Mehmetin burada şive olarak

      söylenişi.Ahmete ehmet dendiği gibi..

(7) Pazar: Kars, Pazar demekmiş. İslah ordusu gelmeden

      önce aşiret kavgaları ve eşkıyalar yüzünden halk hep

      dağlara sığınmış ve Kasabada sadece alış veriş günleri

      kalabalık olurmuş.

 

( Kadirliye Ahde Vefa başlıklı yazı Behlül tarafından 17.03.2020 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.