Tadına varamadığımız ve fanus içinden göz ucu ile bakakaldığımız bahar, aheste emdam ediyor büründüğü doğada.
Kuşlar cıvıl cıvıl, renkler asude ve gök kuşağı formunda. Bir de yeni komşumuz koronagiller var. Hakkında çok şey konuşup hiç bir şey bilmediğimiz. Farklı ırk ve kültürden oldukları için ilk başlarda biraz uzak durduk onlardan.
Lakin, çok yakın  ve sinsi bir gene sahip olan bu aile, maaile ziyareti çok sevdikleri için sonradan içli dışlı olmaya başladık.
Biz Türkler, yabancıya karşı biraz merhametli ve sahipkar oluruz.Malum yurtdışından çook uzaktan geldikleri için  yabancılık çekmesinler diye bayağı yakından illgilenmeye başladık. Meğer bu kabile, dünyanın her yerine gidip mesken tutuyorlarmış. Bizim memlekete de gelmişler, hatta bizim mahalleye bile yerleşmişler.


Aradan biraz zaman  geçince hayatları hakkında  yavaş yavaş bilgi edinmeye başladık. Bay korona ile bayan korona altmış beş yaş üstü imişler.Küçük çocukları Covid 19 yaşındaymış.O yüzden o yaştaki gençlerle de yakından temas kurabiliyormuş. Büyük oğulları Mars ile Sars dünya çapında şirketleri olan birer iş sahipleriymiş. Fabrikalarında mikrop ve virüs üretiyor sonra insanlara talep karşılığında arz ediyorlarmış. Para falan istemiyor, tek şartları varmış; "Temiz olmayacaksınız " diyorlarmış.Sabun ve kolonyagiller en büyük düşmanları imiş. Onların olduğu yerde faaliyet yapmıyorlarmış. Hatta çocukları ,
vurdumduymazlık, bananecilik ve cahillikle ilgili bayağı ihtisas yapmışlar. 

Bunu bayan korona hastanede hemşire entübe'ye anlatmış. Sıkı dostluk kurup insanların gönlünde (Akciğer tarafları oluyormuş)  taht kurup sonra anlaştıkları kişileri bedbaht ediyorlarmış.Komşumuz Berber Faik'in karısı süslü Safiye abla; onların karanlık işler yaptığını hatta mafya olduklarını duymuş.Elleri,kolları, uzun olduğundan ellerle iş yapmayı tercih ediyorlarmış.Kullandıkları teknoloji her neyse;  havada, karada, denizde her yerde her an görebilirmişsin.Falcı Ferzene abla ; onların cin olduğunu hatta  " Çin cini" olduğunu, hocası Molla Sait'ten bizzat kulakları ile dinlemiş. Çin cinleri; çekik gözlü,sarı benizli ters ayaklı imişler.Bir de açık seçik gezmeyi, ve öyle gezenleri severmişler.Bir de hava da uçan uçak ile denizde yüzen denizaltı hariç her şeyi yermişler.

Neyse gelelim bizim mahalleye,dün muhtar ev ev gezip kolonya ve maske dağıtmış.Koronogiller almamış.Bunların doğul ( Batıl karşıtı)  inanç olduğunu söylemişler.

Onların sülalede bir tane desen sağlık çalışanı yokmuş.Hastanelerden özellikle tek kişilik donanımlı odalardan, yoğun bakım servislerinden nefret ederlermiş.
Babanneme geçen gün dert yanmış bayan corona.En sevdikleri servis ise Cahiliye Polikliniği imiş.En çok girişi oradan yapıyorlarmış.

Dün gece mahalleli olarak onları protesto edip sokağa bir kaç gün çıkmayalım dediler. Hatta koronagillere gidip gelmeyelim diye karar alındı.Ancak, mahallede ki bir kaç salak onlarla kol kola girip cola almışlar. Fırın fırın, market market dolaşmışlar.Tabi muhtarın burda çok büyük hatası var.Sen buraların açık olacağını mahalleliye niye zamanında söylemedin? Şimdi koronagiller kiracı olarak girdikleri mahalleden arsa alıp konak yapmayı bile düşünmeye başlamışlar.

Gökten üç virüs düşmüş.Biri....öhhhhöö sesim geliyor mu? Allah Allah bu çıkan ateşim mi? Yok yok bilim kurul üyesi Ateş hocay mış. Her gün Tv' ye çıkıyor. İyice saçmalamaya başladım. Birisi ya  bu hikayeyi bitirsin ya da koronagilleri.
Hanımın dürtmesiyle yataktan sıçradım.
Ohhh be rüya ....Hay Allah her gece onları rüyamda görüyor zannediyorum.Meğer gerçekmiş.

( Cahiliye Polikliniği başlıklı yazı AZİZ REMZİ tarafından 11.04.2020 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.