Reklam ve pazarlama günümüz þirketlerinin kârlarýna epey bir katký yapsa da öyle bir zaman geliyor ki insana býkkýnlýk da verebiliyor... Elli kere yüz kere gözünüze soka soka ayný reklamý size gösterdiler mi insan hakikaten sinir oluyor, sinir olmakla da kalmýyor sövüyor sayýyor...

Herhangi bir edebiyat sitesine ya da haber sitesine girdiðiniz zaman adeta mikrop gibi, virüs gibi her her yerden, her kýyýdan, köþeden bir dolu reklam çýkýyor. Kafanýza kazýyorlar zorla o markayý. Ýster alýn, ister almayýn... Maus ile týklayýp gönderiyorsunuz, iki üç saniye sonra baþka baþka yerden yine çýkýyor... Býkkýnlýk ve kýzgýnlýk had safhada...

Sonrada ’’Bu reklamý beðenmediniz mi?’’ ya da ’’Neden görmek istemiyorsunuz?’’ türü acayip sorular. Aþaðý tükürsen sakal yukarý tükürsen býyýk... Ben de onlara diyorum ki ’’Neden bana böyle salakça sorular soruyorsunuz?’’

Ýnternet’e girmeye görün yaðmur gibi geliyor reklamlar birisini týklayýp kapatýyorsunuz, baþka bir yerden baþka reklam çýkýyor. Anladýk kardeþim anladýk reklam yapýp sen de malýný satacaksýn bir þekilde bu memleketin reklama, reklamcýya da ihtiyacý var, bunu kimseler yadsýyamaz ama, milleti bezdirmeyin yahu! Kaþ yapalým derken göz çýkartýyorsunuz, bilmem farkýnda mýsýnýz?

Birde subliminal mesajlar var bilinçaltýna etkilemesi için yapýlan reklamlar. Sinemada film seyrederken on dakika arada patlamýþ mýsýr yeme ya da kola içme ihtiyacý hissediyorsunuz gibi þeylerde subliminal mesajlar ile yapýlýyor...

Geçmiþte televizyonlarda da yaptýlar. Ufak bir reklamý, üç beþ saniyelik diyelim, yarým dakika, bir dakika arayla insanlarýn beyinlerine beyinlerine beþ on kere üst üste çaký çakýverdiler... Vallahi sizi bilmem de ben sinir olurum böyle dayatmalara... Artýk iþin þekli þemaili de çok deðiþti... Çikolatada, araba reklamýnda, þampuanda, daha da baþka baþka ihtiyaç maddelerinde, bakýyorsunuz kadýn cinselliðini ön plana çýkartýyorlar... Reklam tamam, olmalý mutlaka ama dozunu da iyi ayarlayýp, insanlarý bezdirmemeli, dediðimiz budur...