Yok(ol)uş


Gözlerinin kıyısına gidip,

Bir düş daha sektirdim 

Hârelenen bakışlarında.

Ömürsüz aşka mektuplar yazarken,

Acının önsözünü es geçiyorum.

Gül-geç satırlarla başlıyorum,

Hal hatır sormadan önce.

Aslında yazmaktan daha zor olan,

Yazmak için bir sebep bulmak...

Uzağa bırakılan bir kedinin,

Yıldızlara bakıp evine dönmesi gibi 

İçimin sana her yönelişi,

Sebebini bulamıyorum.

Bu sebesizlikler zincirinde

Kahrolan bir sabahın,

Gidişinle

Doğmamaya yemin etmiş 

Bir güneşin arkasından,

Sızlanarak yazıyorum


Nasılsın sevgili?

Aklına geliyor muyum bazen?

Biliyor musun,

Sen benim elimde avucumda

kalan son umuttun..

Ne çabuk ne kolay 

Ne de güzel unuttun.

Sokaklar da ayak izlerim duruyor hala,

basıp geçiyor musun 

hatıralara umursamadan?

Sevdiğim hiç yanmıyor mu senin de canın?

Yoksa bu harabe halim ürkütüyor mu seni? 

Adı var mı  bana bıraktığın şeylerin?

Yokuş mu, yok/oluş mu?

Ya da arkasıyarın acılara selam durarak

Tüketmek mi zamanı? 

Söyle neden geçmiyor, neden bitmiyor? 

"Neden"lerim neden bir sonuca varmıyor? 

Acılarım neden bir önceki günden 

Daha ağır bir yük gibi geliyor? 

Bastığım toprak, yürüdüğüm yol 

Bahtımın karasından daha mı ağır? 

Bir kelebeğin her gün tekrar ölüşü mü bu? 

Sancılı uykusuzluklarım bir koza mı? 

Neden? 


Ben diye başlıyorum cümleye 

sonunu getiremiyorum..

Sen diye başlıyorum 

Savruluyorum bir göz yaşı harmanında

Özledim diyemiyorum

dilim dişlerimin arasında..

Adın düşecek 

kötü bir söze değecek diye 

sesime değdirmiyorum yüreğimi..

Duvarlarda çiçek açıyor

gözümden dökülen 

damlalardan beslenip..

“Herkese selam sana hasret” diyor şair..

Bir sen bana saklıyorsun içini..

Kısılmış gözlerinde

sıkılmış hayallerim,

Damlalar düşmüş düşlerime.

Bakılmış penceler

Kurulmuş saatler

Ya da kırılmış bardaklar.

Heyecanı kalmamış 

Tamiri imkansız duygularımız.


Kime saklıyorsan 

Onun olsun gülüşün.

Ben yalnız kötü bir düşün

Kenarında tüketirim ömrümü.

Yok, hayır, biliyorum 

Fersiz ışıklarım da sönecek birer birer 

Biliyorum bu sonsuz döngüde 

Yok olacağım sende.

Gözlerinin hayaliyle eriyip gidecek 

Önce kalp sonra ben...


Biliyorum, ben acıdan doğdum yeniden

Keder salladı gönül beşiğimi 

Senden önce. 

Senden sonra kader... 

 Zaten alışığım ben 

Alışığım ve de aşığım 

Varsın uzun kahkahaların olsun

Varsın bütün güzellikler seni bulsun

Varsın talih kuşu bahtına konsun

Beddua acizliktir sevdiğim

Ben senin için yalnızca dua ederim...

Ben benim olmayan bu kalbi

Senin kalbine defnettim.

Şimdi benim yok oluşum

Varsın senin varoluşun olsun...


Ahmet Çabuk 

13/08/2020


Düzenleme; 1Dilektut & Hatice Çerçi 

( Yok Oluş başlıklı yazı Ahmet Çabuk tarafından 14.08.2020 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.