SEVDA SANDIĞIM
Çok kırıldım
Gecede aysız karanlığa
Pusuya yatmış ne varsa
Tehditkâr!
Yarım, yalan sevdalara kırıldım.
Suçludur kalbim dokunduğundan baharlara.
Sen hazanda hasatsın
Def çalar eylül
Gelincikler dökülür ovada
Sen kabuksun her sonbahar
Kanı dinmiş yarada kalbim;
Bilmez miydin onca zaman, kırılacaksın!
Yarım asırlık fısıltılar
Ve masalları Lafontenin,
Herkes bilir bunu çocukluğundan.
Çocukluğumda kırıldığımdan mı yarına
Yarında çocuk kalmak mıydı kabahatim.
Çok kırıldım;
Ah eder, inler içim.
Güneşi sebep bilirim yalancı aydınlıklara.
Hâlbuki bir hikâyede yürümüştü kervan
Bir bahçede açacaktı çiçek
Belki bir kuş şarkı söyleyecekti
Bir kelebek konacaktı saçlarına;
Ama ben bakışlarında kırıldım.
En derininde, teninde,
Atardamarlarındayım sandım kalbine dokunacakmış gibi.
Kalbime dokundu bütün saltanatı sevdanın;
Şarkılar söyledi zaman
Alkışlar sustu
Heceledim, hep dinledim.
Görev bildi kulaklarım
Bütün notalarını aldı içine nağmenin.
Çok kırgınım şimdi…
Ama sorun değil, hazandayım
Zandayım
Tandayım uykusuzluğa yaren;
Ve ben bir kere daha yarı yoldayım
Yarısı sabık zamanın.
Hoyratça sandığım kocaman kucak
Sımsıkı bir aşk
Şişkin bir ödemden akan iltihap,
Kötü bir koku
Sevda sandığım, kandığım.
Son vedasıdır bu kalbin
Boynu bükük değil,
Kaderin gülümsetebildiği bir espride,
Dimdik kaldığım…