Yeni Yüzyıllarda İnsanı Makine Düzeni İçinde Boğarak Yok Ederek Bir Dünya Kurmaya Çalışanlar
 
OCAK - MART 2017 SAYI 75Chatbots and AI- Part 1: not married yet, but soon - TLD by MW | DO
 
Genel manada oynasam da çocukluğumdaki gibi çıksam sokağa bir oyun oynasam diyorum bunu yazarken, bu özlemim elbette ki çocukluğumla doğrudan ilgilidir, benim için çok değerlidir. Hangimiz bu yaşımızda o yıllara dönerek giderek oynamayı istemez ki ? Yüreği oyun oynamanın coşkusuyla volkan gibi kaynarken coşarken mahalleye sokağa sığamaz iken. Bu çocukluk oyunlarında öğrendiğimiz yarın hayata atılınca, hayatın peşinde bir oyuncu gibi giderek mücadele ederek gerçek hayata hazırlanması öğrendik değil mi? Bunu o yıllarda öğrendik, hayatın peşine düştük, kendimizi üzdük kimseyi üzmedik gülümsedik, gülümsediğimiz kadarda hayat bize gülümsedi.
 
Şimdi hayatın peşinden sakin sakin giderken kendimiz için olmasından ziyade ailemiz toplumun yararına çoğu zaman bilinçli bazen de az sapmayla bilinçsiz olarak, anında bilinçle arınıp gerçek kişiliğimizi ortaya çıkardık şükür Rabbime, yardımıyla. Varoluş dediğimiz var olmanın hafifliğini es geçerek ağırlığın seçerek hayatımızı hayatları başkalarının tarafından belirlenen çizilen sınırlardan öteye taşımanın gayreti içinde kendi özümüze dönerek, sevdiklerimizle var olduğumuzun bilinciyle yine kendi doğru toplum yararına seçimler doğrultusunda belirlemesi gerektiğini hep savunduk bu konuda yazmaya gayret ettim.. Bu öz insanın varoluşu özüne bir cevher gibi işlenmiş biçilmiş bir cevherdir hazinedir.
 
Bizler ne kadar dünyanın uyumsuz olduğunu söyleyenlerin savını birliktelikle yaşamanın mükemmelliğini göstererek, toplumda insanca bir düzen kurulamadığını müddetçe uyumsuzluk hep var olacak dedik, düzene aklının değil içgüdülerinin egemen olduğunu aile insan çevre toplum değerini yarının katmadığı sürece uyumsuzluğunu hep haykırdım sizlerle beraber. İnsanın, kendi çıkarı, bazılarının çıkarı için ele aldığı ortaya koyduğu yapıntı inşa düzen insanı toplumu avutmaktan öteye taşımadan yerinden saydırarak yarına taşımayacağını, sizlerle beraberde haykırdık. Bizi geçmişte her on yılda darbe ile muhtıra ile yolumuzdan alı koyanları, dünde 15 Temmuzda vazgeçirip artık saçmalamanın bilinçsizliğinden onları uyandırarak, yenilgilerinin bilincine ulaştırmayı sağlayarak alaşağı ederek yıktık ve yıkmaya da devam edeceğim, Rabbim yardımıyla şükür.
 
Bizlerin müdahale edilerek artık kimsenin istediği bir hayatı yaşayamadığı haykırarak, hiç kimsenin kendisi olamadığı hep söyledik yazdık ve yazmaya da devam edeceğiz. Onlar kendileri olmayan modern çağın insanı olduğunu sanan barbar sömürgeci batınında artık sömürme döneminin sonu geldiğini sizlerle söylerken ben burada bir defa daha ifade edeyim bu kelimelerle söyleyeyim.
Artık yeni yüzyıllarda insanı makine düzeni içinde boğarak yok ederek bir dünya kurmaya çalışanlar o makine çarkları içinde kendilerini parçaladığını ,insana yatırım yapılmadığı sürece dünyanın ve kendi hayatlarının yaşamasına imkân olmadığını hatırlatarak, yarın bu şoku yaşama anına geldiklerinde pişmanlıkları hiç fayda vermeyecek, kasalarında yığdıkları kağıt parçalarıyla ancak bir yerlerini... Feryattan öteye gidemeyeceklerini feci bir şekilde idrak edecekler lakin bu idrakte faydasız olacak. İşte diyorum ki ey kendini bilmezler ey akılsız üst alt yan akılsızlık sahipleri olduğunu sanan zavallılar insanı bir kuklaya dönüştürdüğünüz adına da güya modern dünya dediğiniz o çıkmazında bu gidişle çıkamadan boğulacaksınız. Sizler bu oyunlarınız sayesinde bu acı gerçeklikten kaçamayacaksınız ve o zamanda sizi kurtaracak tek bir insan dahi bulamayacaksınız, vesselam, selamlarımla.
 
Mehmet Aluç
( Yeni Yüzyıllarda İnsanı Makine Düzeni İçinde Boğarak Yok Ederek Bir Dünya Kurmay başlıklı yazı kul mehmet tarafından 6.09.2020 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.