Torunum Lina dün annesi, babası, teyzesi, eniştesi ve kuzenleriyle sabah sabah bir yerlere gitmek üzere hazırlanmaya başladı. Dede merakı tabii ki sordum.

-Kızım nereye gidiyorsunuz bakayım sabah sabah?
-Atta didiyos.

Eyvah eyvah. Beni aldı bir telaş.  Hemen geline sordum.

-Kızım siz Atta'ya mı gidiyorsunuz?
-Evet baba.
-O kadar yola dayanabilir mi Lina?
-Baba alt tarafı bir buçuk, bilemedin iki saatlik yol. Niçin dayanamasın ki?
-Ne bir buçuğu, ne iki saati kızım. Uçakla bile en az 12 saat sürüyor Atta'ya gitmek.

Gelinim şaşırmıştı. 

-Baba, sen bizim nereye gideceğimizi sanıyorsun?
-Japonya'ya tabii ki.
-Allah Allah. Japonya'da ne işimiz var?
-İyi de kızım siz Atta'ya gitmiyor musunuz?
-Eveet.
-Atta Japonya'da bir cafe değil mi?  Başka Atta da mı var?

Oğlum, gelinim başladılar gülmeye. Oysa ortada gülünecek bir şey yoktu. Ben araştırmacı ve karıştırmacı bir yazarak olarak Atta'nın Japonya- Okinava'da bir cafe olduğunu biliyorsam, onlar bilmiyorlarsa benim suçum mu?  Hem Japonya'daki Atta'ya gitmiyorlarsa hangi Atta'ya gidiyorlardı ki?  Türkiye'de de var mıydı Atta diye bir yer?

Efendim sonra mesele anlaşıldı. Atta'ya değil, ata gidiyorlarmış aslında. At da Çorlu taraflarında bir çiftlikteymiş. Çocuklar orada ata, eşeğe biniyorlarmış.

Derken gittiler. Akşamleyin de neşe içinde eve geldiler. Gelir gelmez hemen Lina'yı soru yağmuruna tuttum.

-Bu gün ne yaptınız bakayım?
-Ecek bindim ( Eşeğe bindim )
-Hımm eşek nasıl ses çıkartıyor?
-Ai ai diyoy ( Bunu Ali babanın Çiftliği şarkısından biliyor zaten)
-Sevdin mi eşekleri?
-Ecek şevdim
-Peki korkmadın mı?

Lina soruyu anlamamıştı. Gelinim atıldı.

-Hiç korkmadı dedesi. Bak bu da fotoğrafı.

Yukarıdaki fotoğrafı gösterdi.( Soldakini değil tabii ki. Sağdakini.) Eşeği tam çekememiş olsalar da Lina Eşeğin üzerinde hiç de korkmuşa benzemiyordu.

-Evet yaaa. Maşallah torunuma hiç de korkmamış.

Oğlum cevap verdi bu sefer.

-Eee o kadar antreman yaptı. Daha mı korksun?

Eşşoğlunun kangalı soldaki resmi kast ediyor.( Ben iki büyük oğluma kangallarım derim.)

Fena halde kızdım tabii ki.

-Lan koca kangal ! Sen şimdi ne demek istiyorsun? Eşek senin babandır.

Bu sefer gelinim de oğlum da yerlere yattılar gülmekten.  Ben saf saf bakıyorum Bunlar neye gülüyorlar diye. ( Jeton çoook sonra düştü.)

Derken efendim Lina ve gelinim mutfağa gittiler. Az sonra Lina, elinde bir havuç ile geldi. Kendisi bir kıt ısırdıktan sonra oyuncak köpeğine uzattı

Dedeler çok meraklı olurlar ya. Hemen sordum.

-N'aapıyorsun kızım?
-Köbek habıç yiyo..
-Anladım, köpeğe havuç yediriyorsun. Ama köpek havuç yemez ki.
-Hayııı. Köbeg habıç ye ( Hayır köpek havuç yer)
-Saçmalama. Köpek havuç yemez.
-Sen samaçlama. Köbeg habıç yee.
-Var mısın iddiasına.
-Ebeeeettt ( evet )
-Sen kazanırsan ben sana kocaman bir çikolata alacağım. Ben kazanırsam sen bana bir yanak vereceksin. Tamam mı?
-Ebeeetttt. 
-O zaman annene de babana da soralım. Bakalım köpek havuç yer miymiş yemez miymiş?

Lina bu kadar uzun bir cümleyi anlamasa da oğlum ve gelinim mutfaktan gelmişlerdi.

-Hayırdır baba? Lina ile neyi tartışıyorsunuz? 
-Oğlum, gelinim. Biz Lina ile iddiaya girdik. 

Oğlum cevap verdi:

-İddia konusu ne peki?
-Köpek havuç yer mi yemez  mi?  Ben yemez diyorum, Lina yer diyor.
-O zaman kaybettin iddiayı. Köpek havuç yer
-Oğlum, ben senden, senin gibi bir kangaldan bahsetmiyorum. Normal bir köpek havuç yer mi ulan?
-Yer baba. Her köpek havuç yer.
-Allah Allahhh. İnsanı deli etme. Köpek havuç yemez.

Gelinim lafa girdi bu sefer.

-Baba bence Lina kazandı iddiayı. Cihangir de doğru söylüyor. Köpek Havuç yer.

Allah'ım Ya Rabbim. Al terliği ikisinin de ağzına vur diyor şeytan. Ulan köpeğin havuç yediği nerede görülmüş?

-Artık sesimi bayağı yükselttim.

-Köpek etobur bir hayvandır. Havuç yemez.

Baktım Lina eliyle dürtüyor.

-Ne oldu kızım?

Elindeki, hem de benim cep telefonumu uzattı.

-Köbeg habıç yee.

Telefona baktım. Gerçekten de köpek havuç yiyordu.

Yahu zamane bozuldu onu anladım da köpekler de bozuldu arkadaş. Köpek havuç yer mi yahuu? Üç yaşındaki kıza madara olduğuma mı yanayım, o kadar araştırmacı, soruşturmacı bir yazar olduğum halde bu güne kadar havuç yiyen köpek görmediğime mi yanayım bilemedim.

&autoplay=1" frameborder="0" allow="accelerometer; autoplay; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture" allowfullscreen>
( Var Mısın İddiasına? başlıklı yazı Sami Biber tarafından 22.09.2020 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.