Her şey , coğrafya öğretmenimizin sınıfta , Türkiye haritasını tahtaya çizmek konusunda kaldırdığı öğrencilerin başarısız oluşları üzerine yaptığı bir konuşma ile başlamıştı . Öğretmenimiz : ‘’.. bakın ! görüyorsunuz , arkadaşlarınızın çizdiği haritaya bazılarınız güldü , bazılarınız yuh dedi , bazılarınız da olmadı diye tepki verdiniz . Sınıf olarak belki hepiniz aynı durumdasınız, ya çok eksik , ya da haritaya başlayıp bitiremediğiniz haldesiniz , bunu kabul edelim ve gülmek kınamak ve hayretler içinde kalmak yerine düşünelim . Bu cennet vatan ülkemizin sınırları şehitlerimizin kanları ile çizilmiş bizlere emanet edilmiştir . Hiç birimizin vatan coğrafyamızı tanımamak veya ülkemiz haritasını çizememek gibi bir yabancılığı olmamalı , ve vatan sınırlarımızı çizerken eksiği olmamalı , Türk gençliği olarak vatan toprağımıza , sınırlarımıza , coğrafi çizgilerimize sahip çıkmalıyız , atalarımızın uğruna hayatlarını seve seve feda ettiği bu toprakların milimini feda edemeyiz , kendi ülke haritasını tanımayan , çizemeyen öğrenciler olarak sizi hatırlamak istemem  , her bir kıvrımına önem ve değer vererek en kısa zamanda öğrenmelisiniz..…’’ , öğretmenimizin benzeri cümlelerle o gün devam eden bu konuşması 1969 yılı Ankara Cumhuriyet lisesi Lise ikinci sınıftır, çok etkileyiciydi , lise çağımda benim dönüşmemi ve doğru bir istikamette gelişmemi sağlayan işte bu derste geçen anlamlı ifadeler olmuştu .O günden sonra yarınlarım için seçmek istediğim meslek netlik kazanmıştı , ‘ben öğretmen olmak istiyorum’ dedim , öteden beri siyasal okuyup yerel yöneticilik valilik veya , devleti için  iç ve dış dünyada faydalı bir bürokrat olma idealimi , bir anda öğretmek için öğretmen olmak sevgisi ile değiştiriyordum . İnsanı bilgilerle yetiştiren , onu ahlaklı , üretken ve  insanlığa faydalı  bir şahsiyet düzeyine çıkartan faktörlerden birinin  öğretmen olması gerçeği bana yön vermişti . Öğretmen  öğrencisine , insanı ,hayatı ve doğayı ve her şeyin yaratıcısı olan Rabb’ini anlatmakta , mesleği boyunca temiz bir insan yetiştirmek sevdası ile ışık saçandır . Bu sayede insan ve doğa sevgisiyle çoğalan ahlaki davranışlar , hızla toplumsal barışın ,birlik beraberlik coşkusunun temellerini atacaktır . Bu yüzden öğretmen olmayı çok istedim ve bu mesleği derinden sevmemin başka bir nedeni de , maddi manevi değerlerimizin  hayat bulacağı gelecek nesilleri yetiştirmede bu yolda ömrümü feda etmek heyecanı ve aşkıdır .Tıpkı toprağa ekilen tohumun , mevsimi geldiğinde toprak üzerinde yeşermesi , dal budak gövde olup hayatın içinde renk koku tat vermesi gibi . İnsan da böyledir , iyi doğru güzel , ahlaki manevi değerler ve bilimsel , ilmi zenginlik içinde yetişmeleri halinde , ülkelerine ve insanlığa faydalı olacaklardır. Bu anlamda Öğretmen liderdir , etkileyici ve hitap ettiklerini yönlendirme güzelliklerini elinde bulundurandır , örnek alınan bir şahsiyettir .


            Öğretmen olmak , öğretmektir dedim .Yaptığımız işin insan ve sevgi merkezli bir meslek oluşu hayata anlam kattığı kadar , yeryüzü köşelerinde karanlığın ve cehaletin de önüne geçmenin kendisidir  . Yaşadığımız ülkenin güzel insanlarına , ve çocuklarına dair , gerek bilgi ,gerek görgü, gerekse bayrak ,vatan ,millet ve devlet gerçeğine ait vereceğimiz değerlerin, hayati olduğuna inanıyorum. Bu anlamda kendimi sürekli yeniliyor sürekli geliştiriyorum.Her geçen gün bir bayrağa,bir vatana , bir devlete sahip olmanın , ekmek kadar , su kadar , hava kadar önemli olduğu gerçeğinden hareket ediyorum .Eğitimin milli ve yerli olmasını öncelikle bu anlamda ele alınmasını isteyişim bundan. Farklı görüş ve söylemlerin bir zenginlik olması yanında , konu eğitim olunca çok titiz ve seçici olmalıyız düşüncesindeyim  . Çağımızın gelişmeci ve değişimci hızından geri kalmadan , içerik ve ruhun , kendi temel ilkelerimizin ışığıyla dolu olmasına özen göstererek ilerlemeliyiz . Çocuklarımız ve gençlerimiz , kendi gelenekleri ve aile değerleri ve ülke gerçeklerinin içinde yetişmeliler . Biz tahrip için değil tamir ve ıslah için var olmalıyız .Ülkemizin ,vatan topraklarımızın bağımsızlığı ve korunması adına iyi doğru güzel işler gerçekleştirmeliyiz .Eğitim ve öğretimde ana tema , insanı diriltmek , ona hak ettiği değer ve kıymetin verilmesi olmalıdır . Öğretmenliği  , dengeli sağlıklı ve gelişmiş kişiliklere sahip , toplumsal değerleri özümsemiş olarak nesiller yetiştiren bir karakter olarak seviyorum . Çünkü , insani değerleri kazanmış  ,iyi insan iyi vatandaş yolunda doğru ve haklı bilgilerle donatılmış gençlerimiz , ülkemize ümit dağıtacak , ileriye taşıyacak ve kalkındıracaktır .Milli eğitim ,milli olma özelliği ile bunu öngörür zaten. Bizi  güçlü devlet yapan değerlerin hiç bir şekilde erozyona uğramaması , ancak eğitimin milli olması ve  evrensel gelişmelere de açık olması ile mümkündür.      Ayrıştırmadan ,kınanmadan ,ötekileştirmeden insan olduğu gerçeği ile her kalbe sevgi ekmeyi öğretmektir öğretmenlik .Ailede verilen veya verilmeyen her ne ise , okul hayatı , çocuğa , evreni kuşatacak güçlü bir fikir ve inanış aşısı yapmalıdır . Bu ancak öğretmenlik mesleğinin yapabileceği bir güzelliktir . Kendisiyle,çevresiyle ve insanlıkla barışık bir iç huzur ile , hayatta yerini alan gençler yetiştirmek öğretmenlik mesleğinin etkileyici değerini gösterir. Mustafa Kemal Atatürk 1924 ‘te öğretmenler birliği kongresinde şöyle seslenecektir ‘’.. Öğretmenler ! , Cumhuriyet , fikren ilmen fennen  bedenen kuvvetli ve yüksek seciyeli muhafızlar ister ,yeni nesli bu nitelik ve kabiliyette yetiştirmek sizin elinizdedir ..’’ , evet öğretmen olarak yaptığımız  işin kıymetini iyi bilmeliyiz , Öğretmen öğrencilerini sabırla , nezaketle , şefkatle inançla yetiştirmeli , bu arada kendini sorgulamalı ve eksikliklerini de  gözden geçirmelidir .


           Her meslek kıymetlidir, fakat en kıymetli meslek ise öğretmenliktir. Çünkü nesilleri ve toplumları yetiştiriyor . Öğretmenlik aynı zamanda , geldiği bedevi ve cahiliye toplumunu medeni ve ileri aydın düzeyine taşıyan bir peygamber mesleğidir de . Zor bir coğrafyada bulunuyoruz . Çocuklarımızın bu toprakların değerleriyle yeniden buluşmalarını sağlayacak öğretmenlerimize her zamankinden daha fazla görev düşüyor . Daha da güçlenip ileriye gitmemiz için fikri,ahlakı,ilmi güçlü nesillere ihtiyacımız var .Şu salgın dönemi dolayısıyla yüz yüze öğrenci öğretmen buluşması uzun süredir gerçekleşemedi , ancak eminim ki birbirini fazlasıyla özleyen sınıflar ve öğrencileriyle okul ortamı , geçen süreçte öğretmenlerine olan ihtiyacı fazlasıyla hissetmişlerdir.

 

 

21.10.2020

Mustafa kaya

( Öğretmen Olmak başlıklı yazı cirik tarafından 22.10.2020 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.