İnsanlar yanlış yapar, zülüm eder ve acı çektirirler… Bu insan profilidir, Allah’ın dediği değil. Eğer kişi iman derecesinden sapıyorsa bunun suçu din değil, kişinin tercihidir. Kişi bir başkasından gördüğü zülüm ile yaşadığı acıyı bahane edip, keyif alıcılar ve zehirler içiyorsa günah işlerler, bu tercih ile bedenlerine eleştirdikleri aynı zulmü yaparlar. Onlar da bu günahın azabından kurtulamazlar. Tıpkı etkiye tepki gibi, insanın günahına karşı günah yolunu seçmek… 


Kişi, durumunu değiştirmek için çabalamalıdır. İçki, sigara, uyuşturucu almak ve kendisine yapılan zulmü bahane ederek böyle yaptığını da açıklaması tembellikten başka bir şey değildir. Din çabaya bağlanmıştır. İnsan kendini uyuşturarak durumunu düzeltemez. Derdine de çare üretemez. Aslında bir sınavın içindedir ve o sınavı yenmek üzere çareler üretmekle geçen sabır dönemi de kısadır. İnsan şikayet ederek çare üretemez. Başkasının hangi yoldan ederse etsin malı, mülkü ve saltanatını konuşmasının ona bir faydası yoktur. Bu kıskançlıktan ve hasetlikten başka bir şey değildir.


Her elde edilen dünyalık insana yüktür. Bu yükü artıran da ağır sınavdan geçer. Kimi zenginler vardır ki geceleri uyuyamaz. Malını korumak için muhafız tutar, malını kaybetme korkusuyla ve şüpheyle yaşar. İnsan yaşadığı hayatta eğer huzurluysa, korkmuyorsa, sevdiğinden şüphe etmiyorsa ve sağlıklıysa dünyanın en zengidir. İnsan kendisine acı çektirmek için böylesi bahane üreterek kendisini aldatmasın.


Din insan nefsini terbiye eder. Tıpkı bir dostun öğütleri gibi… Eğer bu dost sizin için önemliyse ve güvenmişseniz öğütlerini önemser  ve hayatınızı ona göre düzenlersiniz. Eğer bir başkası gelir de dostunuzu veya öğütünü yerdiğini görürseniz bunu önemsemez ve bu öğüt üzerinde yaşamaya ısrar edersiniz. Bunun sonuçları sizi bağlar. Bunlar öğütlerdir işte, uyarsanız sonuçları sizi iyiliğe, barışa ve zenginliğe götürür.  Siz dostunuzun bu öğüdüne karşı geldiğini ve yaşamadığını görseniz, neden bana öğüt verdi de yaşamıyor demezsiniz. Siz yaşamış ve bundan fayda görmüşsünüzdür. Doktor sigara içersen kanser olursun derse, siz buna inanır ve sigara içmezsiniz. Doktor sigara içiyorsa bu tercihi onu kanser yapacaktır. Doktora dokturluk öğretemezsiniz. Çare aramışsınız ve çareyi de söylemiştir size, uyarsınız yalnızca. Sizin için hastalıktan iyileşmek önemlidir, başkasının ne yaşadığı veya tercihi değil. 


Adam dindarım diyor ama her türlü fındığı kırıyor demek, işte bende böyle yapmalıyım fikrini geliştirme yoluna itmemelidir. Hani bir zaman sonra o fındıkkıran yaptığı yanlışlardan ötürü iflas etse, ölümcül hastalığa tutulsa, rezil rüsva olsa ki olacaktır bu durum… Hani dersiniz ki iyi ki bu adam gibi değilmişim. Allah beni korumuş! Kişi din öğütleriyle alay eder gibi yaşayıp hem inanırım ama hem de bu yolda yanlışta yapmak benim tercihimdir, kime ne diyemez. Bunun sonuçlarına katlanmak kolay değildir. Din felsefesi sapasağlam ve tertemiz kalmaya devam ederken, insan yıkılır ve perişan olur. Din kötü olun demez. Kötüye örnek olun da demez. Bu olsa olsa cahilliktir. Bilgisizliktir.


Siz Kur’an ve sünnetin sesine kulak verin. Onu yaşayın. Sizin referansınız insanın yaptıkları değil sizin ne yaptığınızdır. Bunu yaşamış olan Yunus Emre, Mevlana, Hacı Bektaşı Veli gibi nice örnek şahsiyetleri hala aramızda yaşatıyoruz. Onlar ölmüyor. Ama Hitler, Ebu Cehil gibi zalimler ne örnek alınıyor ne de yaşatılıyor, aksine unutuluyor. Din yaşanıldığında kişinin nereye kadar iyiliğe ve nimetlere erişeceğine dair örnekler çok. Yeter ki siz yaşamakta samimi olun. Kısa ömrünüzü yanlış kişiler üzerine sığınarak, onların yanlışlarını örnek göstererek ve eleştirerek boşu boşuna harcamayın. Dalda ki elmaya başka isim koymakla elmanın özü değişmez, şekli değişmez. Onun çürüyen kısmına bakarak lekelemek, kötülemek faydasızdır. Elmadır kime sorsanız, tadıyla ve şekliyle…


Siz dosdoğru olun ve bunu başkasından beklemeyin. Sonuçta acı çekerken acınızı kimse istese de sizin çektiğiniz gibi paylaşamaz. Siz ilahi aşka bağlanın ve mutlu olun, olanları örnek alın. Kendinize ve çevrenizi huzur verin. En azından bir deneyin. Denemekten ne zarar göreceksiniz ki… 


Saffet Kuramaz 

( Kötüleri Eleştirmek Yerine Siz İyiye Örnek Olun başlıklı yazı safdeha tarafından 25.10.2020 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.