..yaşadığımız şehirler bizi öyle bunaltırlar ki kaçacak yer ararız ‘ şimdi memlekette olmak vardı’ sözünü sık sık söyleriz , gerek kalabalığı gerekse caddelerin trafik cinneti tıkanan yollar , otobüs minibüslerin bunaltıcı yoğunluğu , ödenen ödenemeyen faturalar , yetersiz bakiyeler , iş meslek bürokrasi ,şiddet cinayet…vb ,daha yüzlerce konu bizi memleket köy özlemi içinde bırakır , o bitkin yıpranmış ruh halimizle dertleşir şimdi köyde olmak vardı cümlesini sık sık söyler hale geliriz , bununla neyi anlattığımızın düşlerini kurardık , fena mı olurdu gölün kenarında olmak esen serin yelin şifasını yaşamak , ne tarafa dönülse yeşilliğin hakim olduğu toprakların kokusunu hissetmek , soğuk su pınarların çeşmelerin başında oturmak moral ve huzur kaynağı o sohbetlerin içinde bulunmak , süt yoğurt kaymak bal hepsi orijinal katıksız , hormonsuz meyve sebzelerden tatmak ömre bedel değil mi ? fena mı olurdu , insana şarkılar türküler okutan bağlarında bahçelerinde gezinmek , ah razıyım diyorum işte hatta bir toz parçası olayım da memleket topraklarında bulunaydım , İnsanlar üzerime basarak geçsin canım acısın duyayım , gün boyu bağ bahçe sulama işlerinden evin aktarılacak durumlarına kadar koşturayım yeter ki memleket havası suyu toprağı içinde olayım , razıyım akşam dönüşlerinde evini kaybeden köy içinde meleyen bir koyun kuzu olmaya , ya da harglarında suya düşmüş kurtarılmayı bekleyen bir bal arısı olmaya , soğutulmaya bırakılmış içi ayranlı çorba olan bir stil olmaya razıyım , doğrusu şu şehrin ömrümü alan stres yığılı her gün koşturmalarından kurtulayım , şimdi köyde olsaydım yorgunluğumu evin önündeki sekide oturuyor halde sırtımı evin beyaz topraklı sıvalı kerpiç duvarına yaslar elimde yayıktan az önce çıkan soğuk ayranı içiyor olurdum , veya heybenin içinde bostanlığın sabah ürünlerinden acur , salatalık yiyor olacaktım , ya da leylek yuvasında yavrularını besleyen anne leyleğin mutluluk ötüşlerini göreyim ve düşüneyim memleket toprağının her bir zerresi dile gelir konuşur yalnızlık hissettirmez , ama kentler öyle mi ? , razıyım köyde dikenli bitkisiyle böğürtlen olmaya yeter ki bu modern dikitler beton yığılı evler , yeşil alanları sermayedarların ticari rant oyuncağı olmuş kent hayatından bol oksijenden mahrum şehirden kurtulayım , ve köylerimizin değer kıymetini bilmek her zamankinden daha çok bu günlerde ihtiyacımız olduğunu unutmayalım derim ...