Rengim asi/l anne

Sevinç tebessümlerimi ektiğim kır saçların, anne

Silip süpürdüğüm sofralar, ah, nerede?

Gönlümün kuytularında yaşayan o mutlu çocuk

Renkli gözlerinde, düşlerim seni ve dünü

Göbek bağım kesilmemiş gibi, anne

Boğazımda bir düğüm bir güdüm bir rivayet

Ah, anne, sevinçlerin iz düşümü

Kabaran yüreğim

Mademki sevgiydi karbonat tozu mevsimin

İçimin kabarması dinmek bilmez,

Bildiğinden öte anne

Söyleyemediklerim

Hani, söylenceler pişer de pişer derinde

Daha kaç kat hamur açacaktır ellerim?

 

Ellerim ne terli ne nemli

Ama ya, gözlerim anne?

Dikemem gözlerimi sana

Dik başlı kızında hep mi bakidir sitem?

Rencide edildiğim ömrün huyu kurusun.

 

Yaş aldığım ne ki anne

Yasımdan mustarip bir şiir daha dokurken hislerimle

Sevilmek neydi sahi, söyle?

Senin kadar olmayacaktır asla beni seven

Ah, içimdeki densiz siren

Frenim boşaldı bu gün yine

Eklem yerlerinde acımın

Açamadığım kutunun

Arakladığım bir dilim ekmek gibi

Üç kere öpüp de başıma koyduğum.

 

Sinende saklıyım, bilirim

Sesin de nasıl titrer

Göstermeden ağlarım hem

Ağıtlar değil yaktığım

Batıl düşlerin gizinde saklıdır sitayişim

Sensin öğreten:

Allah sevgisi ve iman gücü ve ahlak ve yoldan çıkmadan

Yaşamak nedir, senden öğrendim.

Ar bildiğim neyse

Alnımın akında yazılıdır yazgım

Kara olsa da bahtım

Şükrüme delalettir günüm ve duam

Acını duvağında sayıklayan bir neon gibi

Işıklanan iç dünyam.

 

Gözlerimde ışıldayan yıldız yarım

Gül’se seslendiğin

Güncemde saklıdır söylediğin her tümcen

Cümleten acı yüklediler

Açıldığım kimse lanet ettiler.

Bilirim nasıl da huysuzum

Rabbine sadık bir kulum işin aslı

İnsan olmanın metanetidir içimdeki gizem.

 

Rengimle mahzun

Şiar edindiğim doğruluk ve namusun…                            ..

Kıymet bilinmesem de

Hazırım çıkmaya karşısına daha dünden Rabbimin

Senden emdiğim ak süt gibi helaldir sözcüklerim

Küfemden atmam da hüznü

Külliyen yalan neyse dolanan başımda

Varlığımla sensin tek kanıksayan

Ölüm önce beni bulsun

Tadı yoktur asla yaşamanın sen olmadan

Nazarında hala açmamış bir gül olsam bile

Açmadım da bağrımı başımı

Aşikârdır gölgem kovalayan

Aşinadır hüzün teknem

Sevilmek neydi sahi?

 

Sevecen sesinde mevsimin

Sirayet eden her günün

Mukadderatı ile sözlendiğim

Tümcelerim ne eğik ne yanlı

Başım dik ve asi

Bu, benim işte

Bensiz bir dünyanın özlemi neyse

Kimse saklı içimde

Sinmediğim kadar

Sığamadığım doğrudur

Yere göğe.

 

Gönlün fermanı henüz yazılmadı hem

Her gündür ömrün bitimsiz nazı niyazı

Sökün eden hücrelerimden

Sükûnet dilediğim bir ömre duyduğum bitimsiz özlem

Öykündüğüm sadece kendime

Düş bildiğim mutluluğun fermanı

Bilirim saklıdır Rabbin nezdinde.


( Sevilmek Neydi Sahi Anne... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 29.05.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.