Sanma ki bu devran, sonsuza gider,
Şimdiden bohçanı, sar yavaş yavaş.
Herkes ettiğinin, borcunu öder,
Sende git borcunu, ver yavaş yavaş.
Kul hakkını gözet, mazlumu koru,
Tembel olma sakın, kolayla zoru,
Çalışan işleyen, olsa da doru,
Ölmeden mezara, gir yavaş yavaş.
Kar üstünde tutmaz, belki hediğin,
Geçip de gidecek, dünya dediğin,
Haram mı helal mi, nedir yediğin,
Hesabı daraya, vur yavaşa yavaş.
Gam yüklü hayatı, deftere yazdır,
Al fani bedeni, her yeri gezdir,
Bu sözcükler elbet, sana niyazdır,
Evvelden gideni, gör yavaş yavaş.
Vade yaklaştıkça, kırışır tenin,
Musalla taşında, hazır kefenin,
Özgürsün irade, elinde senin,
Direksiyon elde, sür yavaş yavaş.
Ol Âdemin derdi, hak rıza almak,
Nerede doğruluk, orada olmak,
Gittiği yerlerde, gerçeği bulmak,
Öğrendiği her şey, kâr yavaş yavaş.
Âdem Efiloğlu