Bir renksin sen ve düşkün ve müşkül
ve recim eden o yalnızlık.
Rüştünü ispatlamadığım mutluluksun ve
göğün sarnıcı.
Aklımın gölgesinde bir sihir bir sır
Surlarında saklı şehrin
Siması yabancı olmayan bir gülüşsün.
Esinlendiğim aşkın bahtında saklı
Bahtın rüzgârında savrulan bir yaprak
Nidaların eşliğinde üstüme çöken
karanlık
Yâd ettiğim bir esersin
Bir nefer
Aslında esareti nesirlerin
Nezdinde ruhun boykot ettiğim yüreğim
Kaybolan rengim ve siluetim
Hüznüne bandığımsın sen
Ve semiren bir acı katıksız nazı
sevgilinin
Büyüyen göz bebeklerimde saklı bir
düşsün
İçine düştüğüm aşkın rotası
Yemeğe koyduğum rokanın kokusu
Bir büyüsün sen
Gözümden günbegün büyüyen
Efkârın arka bahçesi
Nazlı limanım
Nazenin kalemim
Kalender meşrebi iken hayatın
Şiarımsın
Şiirim
Aşkın bestesi
Özlemin güftesi
İmkânsızlığın tarhında gömülü bir
hazine
Havsalamdan taşan ne çok yanlış ve ön
yargı
Yüreğin yongası
Yalnızlığın seyisi
Kamçıladığım aşkın at gözlüğü…
Kulvarında öncü bir rüzgârsın
Sözcüklerden esinlendiğim mutluluk
Şüheda mazimin da acı ölçeri ufukta
saklı
Yarına meyyal bir ışıktan da öte
Tünediğim sayfanın masum ve bakir
siluetinde
Endamlı sözcüklerle süslü bir rüyasın
Duamsın.
Atar damarım
Rabbime yakın daha yakın
Olmama vesile
Sessizliğinde içime akıttığım gözyaşı
Sensin dualarımda saklı
Yüreğimi ise hiç sorma…