Ezelde gittiğinin fısıltısından üşüten
Saba rüzgarının öksürüğü

Birbirine çarptırdı gönül penceremi
Ebette kırdı ince fikirlerimin şişelerini

Döküldü birden
Kızgın demirin üstüne
Güneşin soğuk suyu

Karasabanla sürülmüş
Güzel yüzünden fışkıran
Gülüşünü biçti çelik oraklar

Çiçek açmayacak olman
Sıktı canımın yakasındaki kıravatı

Nefesi kesilen temmuzumun
Parmaklarının ucu morardı

Adak adadım
Senin ayak izlerini
Gördüğünü söyleyen zemheriye
Üç baharımı müjde vereceğim

Gelde
Yokluğunun elini bırakıp
Üç yıl kara kışın elinden tutayım

Yola çıkıyorsan
Gelişini karşılamaya salacağım
Sevinçlerimin ellerine kına yakayım

Hadi gelde
Kar yağıp ıslanan soğuk saçlarını
Dizime yatırıp parmaklarımla ısıtayım

Hadi bu bayram gelde
Portakal bahçelerini ellerine dökeyim 
Şekerdenliğe koyduğum
Hayalimdeki bayramları
Kabuklarını soyarak ikram edeyim 

Hadi artık gelde
Sulu sepken ela gözlerine üşüşecek
Hasretimin bal arılarıda bayram etsin

 
( Sevinçlerimin Ellerine Kına Yakayım başlıklı yazı Kazım Gök tarafından 20.07.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.