Trendeki Ben ve O

 Rüya Gibi Bir Tecrübe İçin Seyahat Etmek İsteyeceğiniz 16 Tren Hattı -  onedio.com

Kaldırımın kıyısına ayaklarımı sağlam basarak yürüyorum, geriye dönememek için. Artık bu şehirde beni tutan hiçbir şey kalmadı. Koca şehri sevdiğimle her gün dolaşırken sanki gönlümüzün etrafında tavaf edercesine el ele dolaşırken, vakitsiz gidişiyle ecel elimden almış onsuzluğun sancısıyla bırakmıştı.

Uzun bir süredir kendimi sürükleyerek dışarıya zor çıksam da her tatile seyahate gidişte beraber bavullarımız elimizde giderken, bu defa bavulsuz çıktım yola, bir tek kendim. Kendimi bir otobüs garına ya da tren garına atıp atmamakta kararsızken, kendimi tren garında buldum.

Tren ile seyahat etmeyi çok severdi, başını omzuma ya da cama dayar saatlerce dışarıyı gülümseyerek seyreder, ara sıra yanaklarıma sıcacık o busesiyle öpücükler kondurur beni mesut ederdi.

Bu onsuz ilk seyahatimdi, kahve içmeyi çay içmeyi çok severdi, garda iki kahve iki çay içtim, birisi sevdiğim Gülşen için birisi kendim içindi. Hızlı adımlarla koşanların telaşı sarmışken, ben sanki yanımdaymış gibi sakin başını omzuna dayamışçasına sakindim.

Biletimi aldım kompartımanıma bindim oturdum. Önce ona yer verdim. Biletim iki kişilikti, o gittikten sonra her şeyi çift alır yapar yer olmuştum. Bileti alırken kadın tek kişi olup iki bilet alan birisiyle ilk defa karşılaşmış gibi şaşkındı. Şimdi ona uzun uzadıya anlatmanın da faydası yoktu. Anlatsam belki deli diyecek aklı başından uçmuş zavallı diyecek, desin ne fark ederdi ki, o gönlümdeydi her an benimle.

Garda hoparlörde trenin kalkacağı anons edilirken, içeride kahve çay satan satıcıdan iki kahve iki çay ve bisküvi aldım. Oturdum yerime gülüşü sanki vagonun içini doldurmuş aydınlatıyordu. Her şeyi geride bırakıp gitmek sanki ihanet gibi geliyordu, içim ürperdi, geri dönerim az onunla yine seyahat eder dönerim neden olmasın, bu içimi huzurla doldurdu.

 

Üstümde solmuş gülüşüme renk geldi. Önümdeki koltukta tek başına siyah saçlı esmer bir kız oturuyordu, yaşı on sekiz vardı. Gülümsemesiyle aynı ona benziyordu, bir çocuğumuz olsa aynı onun kadar güzel sevimli olurdu. Telefonu şarj etmek için priz ararken, yanımda olan prize bakarak.

-Af edersin hanım kızım, benim burada telefonunuzu şarj edebilirsin.

Omzumdaki başını kaldırarak sevgilim gülümseyerek bana baktı teşekkür edercesine. Genç kız

-Teşekkürler ederim diyerek.

Koltuk arasında şarj cihazının kablosunu uzatırken, gülümsedi.

-Hayırlı yolculuklar, yolculuk nereye?

Ne diyeceğimi şaşırdım. Ona

''Öylesine bir yolculuk, kendime doğru gidiyorum.'' diyemezdim ki! ''Seyahat etmeyi seviyorum.'' dedim.

-Ne güzel ben de seviyorum tek başıma.

O tek başıma olduğumu bilirken ona tek başına seyahatin neresi güzel olur diyemedim.

-Çok güzel, sen de benim gibi seviyorsun.

-Evet.

-Anne baban yok yanında.

Başını öne eğdi, gözlerinden iki damla yaş aktı. Üzgün bir ifadeyle.

-Onları geçen yıl kaybettim bir ay ara ile.

-Özür dilerim sizi üzeceğimi bilseydim…

-Alıştım artık.

Ah bir ben de alışabilseydim. Omzumda başını yaslayarak bana bakan sevgilimin de gözlerinden iki damla yaş akıyor omzuma sanki. Gözyaşındaki o yumuşak duygulu halinin narin hislerinin kendisi kokan kokusuyla beni sardı. Uzun süre sustuk. Görevlinin bilet kontrolü için kapıyı açmasıyla sessizliğimiz ortadan ikiye bölündü. Kontrollerden sonra hanım kıza.

-Ben Şevket Hanım kızım, isminizi öğrenebilir miyim?

-Pardon ismim Gülşen memnun oldum.

Sevgilime usulca ''Bak adaşın çıktı'' diye seslenirken.

-Ben de memnun oldum. Akşam oldu acıkmadınız mı, buyurun bir akşam yemeği yiyelim.

Omzumdaki başımı kaldırarak sevgilim, sanki ''Gidebilirsiniz.'' dedi. ''Ben acıkmadım.'' dercesine... İzin aldım beraberce vagonda lokantaya doğru beraberce yürüdük. Bu yürüyüşümüz sanki saatlerce sürdü, konuştuk vagonun lokanta bölümüne varana kadar. Sonunda anladım ki trende ilk tanıştığımız gün ve ben daha sonrasında o günler arasında gidip gelen benmişim.

Mehmet Aluç


( Trendeki Ben Ve O. başlıklı yazı kul mehmet tarafından 25.08.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.