Alır başımı senden çekip giderdim
Yüreğimdeki yangınlara sebep olmasan
Ve ben; aşkın alevinde yanıp kül
olmasaydım eğer…
Gülüşünden çekip giderdim inan
Gülüşün mıh gibi aklıma çakılmasaydı
eğer…
Yüreğinden çekip giderdim
Yalın kılıç sevdalarla dörtnala dalıp
Aşkın gücüyle yüreğimi zapt etmeseydin
eğer…
Dudaklarından çekip giderdim inan
Öpüşün dudaklarımda güller gibi açılıp
saçılmasaydı eğer…
Düşlerinden çekip giderdim
Kar tanesi gibi -mavi ve beyaz- salına salına düşmeseydin yüreğime
Ve ben; ne çok sevdiğimi seni, bağıra
çağıra haykırmasaydım yıldızlara…
Nefesinden çekip giderdim inan
Aldığım son nefesi aşkına armağan
etmeseydim eğer…
Saçlarından çekip giderdim
Ellerim, yüzyıllık çınarlar gibi kök salmasaydı
Ve orman gibi kaybolmasaydı saçlarının
arasında…
Sesinden çekip giderdim inan
Sesin, aşk şarkıları gibi içimi huzurla doldurmasaydı
eğer…
Ellerinden çekip giderdim
Kimsesiz bir an, yalnız zaman ve bir
intihar anı gibi
Uçurum kenarında -son anda- uzanıp da tutmasaydın ellerimi…
-Tüm
izlerimi silip- anılarından
çekip giderdim inan
Baharmışsın gibi içimde her gün anılarla
yeşermeseydin eğer…
Gözlerinden çekip giderdim
Gözlerine dalıp dalıp vurgunlar yemesem
Ve yağmur gibi içimdeki sensizliğe
düşmeseydi gözyaşlarım…
Bakışlarından çekip giderdim inan
Bakışlarında aşkın anlamını keşfetmeseydim
eğer…
Alır başımı senden çekip giderdim
Gülüşün üzerime çığ gibi düşmese
Ve hasretin ayaklarıma zincir gibi
bağlanmasaydı eğer…
Mart 2016