Sevmek için emeklerken daha
Etimin üstüne
Kar beyazı iliksiz deri gömleğimi giydim

Çay filizi uykumu demledi
Bir bardak düş yudumladı
Gecenin kulağına güneşi fısıldadı kalemim
Başını iki elinin arasına aldı ay
Döktü gözlerinden yıldızları
Tavşan kanı yağmur şair sandı beni  

Öksüz çiçeklerin
Kırışık anne acılarını ütüledi
Boynu bükük yetim sümbüllerin
Ateşli baba kırıklarına
Buzdan alçı sardı kalemim
Esirgenmemiş çocuklar da şair sandı beni

Hiç öpülmemiş yanak yaralarına
Kiraz derisinden dudak yaptı
Gamze dolusu umut döktü kalemim
Kısmetsiz yüzler de şair sandı beni

Geleceğe kanat çırptı kalemim
Güvercin hüznünde sustu geçmiş
Kum saatinden düşen zamanda şair sandı beni 

Kalemimin ucundaki pınar yerine
Önünüze köpürmüş kuraklığı akıtan
Bu biçareyi
Bir yudum şiir isteyen sizler de şair sandınız 

Yanıldınız
Oysa ben

Elindeki kara tahtadan adımı silen
İlhamımın çevirdiği zımpara taşına
Hasretin her öğle saatinde  
Mısraların kafiyesini yaslayıp
Uğuldayan hüzünler arasında
Alın teri sivri şiirleri
Vücuduna damlayan bir divaneyim

Her hecenin bir yerini yırttığı
Yamalı gömleğim şimdi kan kırmızı

( Yamalı Gömleğim Kan Kırmızı başlıklı yazı Kazım Gök tarafından 5.11.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.