İSMAİL HAKKI ACAR HOCAM İLE TATLI BİR HATIRAM.......(Öküz Benzemez Mi Şah'a)
Lise yıllarımızdı...İsmail Hakkı Acar
Girer edebiyata ,derste mevzuyu açar.
"Çocuklar bu dersimde bahsedeceğim size
Pir Sultan'dan deyince bizde uykular kaçar.

Yıldız Dağı şiiri izah edildi ilk ders
Şah dağa benzetildi bana biraz geldi ters!
"Dağdan bahsedilmiyor dağın ululuğunda
Şah tasvir ediliyor ve anlatılıyor Pers."

Eh ne yapalım hoca dediyse doğru mutlak
İtiraz olur mu hiç eden kafadan çatlak
Alırsın zayıf notu oturursun yerine
Olursan benim gibi yerinde durmaz atak.

İkinci derste yine konu Pir Sultan Abdal
Bana dedi "sayfayı çevir, işte orda kal"
"Bu seferki şiirin izahı size ait"
Sınıftan çıt çıkmıyor durum çok müşkül bir hal.

"Çocuklar kim açıklar şiirdeki manayı?
Parmağım kalktı sanki fethettim Viyana'yı.
Bahsediyor öküzden bahsetmez ola idi
Şah'ın üstüne kurduk şiirdeki binayı.

Aklımda bir fikir yok şiiri izah için
Ağzımdan bir harf çıkmaz yardıma gelse de Çin
Birden dedim ki "Hocam Şah öküze benziyor"
Koptu birden kahkaha gülerler için için.

İşte dilim çözüldü sanki bülbül kesildim
Kim durdurur ki beni bir nutuğa asıldım
On yıllık vekil bile benim gibi yapamaz
Millet gülüp kırılır kasıldıkça kasıldım.

"Öküz gibi, ulu şah, hizmet eder herkese
Cömertlikte bir tane dağıtır kese kese
Sakın üzmeyin onu hizmette kusur olmaz
Bütün bu yönleriyle benzemez mi öküze?

Hoca " pıh" der velakin bırakmaz kendini
Bendeki feraset de yendi onun fendini
Güldü gülecek derken kendini zorla toplar
Eh! Gülse de kızsa da almışım patentini.

Üç kıtayı bitirdim sınıfta koptu alkış
Bu kadar laf etmişim az mıdır yapılan iş
Hoca belli etmeden gülse de için için
Dedim hak etmişimdir artık iyi bir bahşiş.

"Öyle bir anlattın ki bizi bıraktın aciz
Yalnız olamaz asla şah burada bir öküz
Anlatılan kendisi mana mecazi değil
Yalnız 10'u haketti nutuk çekmendeki hız.

Ben anlamış değilim dağ benzer padişaha
Öküz niye benzemez mecaz da olsa şaha

Nuri Baş
Sene 1972-73. Liseye gidiyorum. Edebiyat dersindeyiz ve edebiyat hocamız da İsmail Hakkı Acar Bey.Üstüste iki ders onun. Birinci derste Pir Sultan Abdal'ın bir kaç şiirini işledik. Hocamız şiirde anlatılmak istenilenleri izah etti. Hepsinde de şair tasvir ettiklerini aslında Şah'a benzetmiş. Nasıl benzetme ise ! İkinci derse girdik.Yine Pir Sultanın şiirini işliyoruz.Şiir şöyle:

Dağdan kütür kütür hezen indirir,
İndirir de ateşlerde yandırır.
Her evin devleğin öküz döndürür,
İreçberler hoşça tutun öküzü.

Öküzün damını alçacık yapın,
Yaş koman altına, kuruluk serpin.
Koşumdan koşuma gözlerin öpün,
İreçberler hoşça tutun öküzü.

Abdal Pir Sultan'ım kaynar coşunca,
Tekne hamur kalmaz ekmek pişince.
Adem at öküzün çifte koşunca,
İreçberler hoşça tutun öküzü.

Hocamız şiiri okudu."Çocuklar kim açıklayacak bu şiiri "?dedi. Sınıfın en çalışkan öğrencisi bendim. Her derste otomatiğe bağlanmış gibi bileyim, bilmeyeyim parmağım havaya kalkardı. Koca sınıfda bir tek ben parmak kaldırmışım sonradan farkına vardım.Hoca "haydi açıkla" dedi. Ama o kadar boş bulunmuştum ki bir cümlelik bile aklımda bir şey yok. Bir kere parmağım kalktı. Bir şeyler demem lazım. Bütün sınıfın gözü üstümde.Aman Allahım sanki nutkum tutuldu. "Ya ne demek istiyor bu şair?"Gerçekden öküzü mü anlatıyor yoksa yine hocamın dediği gibi şahı öküze mi benzetmiş. Biz hocamıza hürmeten! ikinci şıkkı seçtik! Hocamızdan geri kalır mıyız hiç!?
Bir önceki derste Hocamız iki şiiri açıklarken şairin aslında doğayı tasvir etmediğini Yıldız Dağını anlatırken Şahı ululuk bakımından dağa benzettiğini söylemişti. Ben ondan geri kalır mıyım?"Arkadaşlar dedim bu şiirde aslında şair, şahı öküze benzetiyor". Dememle birlikde başta hocamız olmak üzere bütün arkadaşlara bir gülme gitti. Sınıf yerlere yatıyor gülmekden.Bende en ufak bir bozulma yok. Gayet ciddi ve sakinim.Hocamız gülmekden soramıyor bana. Kendini zor tutarak "oğlum nasıl benzetiyor? "dedi. Ama demesiyle birlikde arkasını dönüp kahkahayı patlatması bir oldu. Tabii sınıf durur mu?Onlar hocadan daha eşet gülüyorlar.
Hocam "dedim "Bakınız öküz dağdan kütür kütür hezen indiriyor.Her evin geçimini öküz sağlıyor. Tıpkı bunun gibi şah da kanunlar yapıyor,gecesini gündüzüne katarak halkının mutluluğu için çalışıyor. Halkını güzelce yönetiyor. Öyleyse halka da kanunlara uymak, şahlarına isyan etmemek, onu üzmemek düşer". Şahın sarayını sağlam yapın.Muhafızlarını bol tutun.Aman gönlünü kırıp Onu incitmeyin" dedim . Hızımı alamadım öyle bir açıklıyorum ki olursa o biçim. Hocam gülmüş, arkadaşlar gülmüş!.. Hiç umurumda değil. Aklımdan da diyorum ki şah dağa benziyor da öküze niye benzemesin.Gülmeler, kahkahalar gırla gitsin. Umurumda değil hiç. Çokkkkk ilmi açıklamamı nihayet bitirdim!
. Hocam "Aferim oğlum öyle bir izah ettin ki nerdeyse ben bile inanacaktım ama bu sefere şahı öküze benzetmemiş şair gerçekden oküzü anlatmış. Ama sen öyle bir açıkladınki şairden de güzel anlattın. Medeni cesaretine hayran kaldım. Teşekkkür ederim otur bakayım yerine "dedi. Sınıf hala işin kahkahasında. Ben kaleler fethetmiş bir komutan gibi yerime otururken içimden de" hocam sen , şahı dağa benzetiyorsun, ovaya benzetiyorsun,ırmağa benzetiyorsun oluyor da ben öküze benzetiyorum olmuyor mu "diyerek hocama kızıyorum.
Hey gidi günler hey...
( Öküz Benzemez Mi Şaha başlıklı yazı NURİ BAŞ tarafından 7.01.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.