Online Üye
Online Ziyaretçi
Sözcüklerim, bayım ve aşka yandaş,
sırdaş yüreğim…
Mevsimlerden ölümü derledim ve
sevmeyi
İlk edindiğim mahzun bir gülüşüm
Nasıl ki kundaklandı gecenin bir
vakti
Oysaki kusursuz olmaya meylettim bir
ömür
Mealim bildim sevgiyi
Sınandığım kadar sevgisizliği ile
insanların
Onlar ki: dinden imandan çıkaran…
Bense hızlı adımlarla Rabbine koşan.
Bir ihtimal zinciri idi mutluluk,
bayım
Teşrif edesi sözcükler ve attığım
nutuk.
Biledim aşkı
Bilemedim yalnızlığımın kalıcı
olacağını
Bilmezden geldiler adımı
Bilindik olan sadece yüce Tanrı
Aşka meylettim bilinmez bir vakit
madem
Akışkan rahmeti soktular gözüme
gözüme
İnadım inat aşkla yattım kalktım
Çiçekler ve eşyalar aşka aşina
Cansız varlıkları bile koyabildim
ruhuma
Kondum da bulutlara
Konuşlu olduğum şu tekdüze hayata
Anlamlar yükledim
Eşref vaktini bekledim ilham perimin
Katıksız dinmezken nazı niyazı
Sistematik bir duruş ile belledim
Kalem ki dile gelen
Uçan söz ve geride kalan yazı
yazgımdı madem
Alt yazı geçtim kadere
Bir şiirden çok öte
Romanlardı şimdiki durağım
Kaybolduğum hece hece
Tutarsız değil tutumsuzdum
Tutum nedir bilmedim severken ve
yazarken
Mahlasım yoktu
Adıma aşina olmayanlardan çektiklerim
Ne de olsa babasının gülü idim
Mademki babam koymuştu adımı
Dur durak bilmedim güler yüzle severken
İçime aktı yaşlarım
Derinlerde tebessüm eden bir mevsim
Saklıydı madem içimde
Ruhumsa içtimada gün ve gece
Derledim
Dertlendim
Şiirlerde demlendim
Acı olsa da tadı
Adı olmayan aşklara öykündüm
Ve adı olmayan adamlar
Öldürdüğüm nefsim küçük yaşımda
Ölümsüzlüğe nazire eden yalnızlığım
Ben ki aşk tadında bildim hayatı
Cebelleştiğim kadar kendimle
Öykündüğüm yine kendimdi
Kendimsiz bir dünya özlemi duysam da
bir ara
Araladığım kapından paldır küldür
girendi aşk ve aşina
Olduğum yalnızlığın duvarları
Tasnif ettiğim duyguların bekası
Bakaya kalan bir askerdim
Ve asker adımlarında yalnızlığın
Şerh düştüğüm ölüm ve sevgi ve gizin
İzinde tutanaklara geçirdim
duygularımı
Öncesinde lal hecelerden çıktığım
yolda
Verdiğim üç beş mola
Ağır yürüdüm ve ağırdım ve ağardım da
Molla dediler bazen
Bazense yaramı deştiler
Ağırdan aldığım hayat ve mutluluk
Bir de gaipten gelen coşkuma tanıklık
eden şiirler
Örtündüm aşkla, bayım
Örüldü çevrem duvarlarla
Örüntümdü gizem
Ölümüne sevmekse belki kendime
ettiğim sitem
Endamlı bir kuş iken yüreğim
Sektiğim bu iklim senin bu iklim
benim
İkiletmeden sevdiğim
Değildi asla yalan
Yarınlara ümit bağladığım
Kırık fildişi tuşları piyanomun
Parmaklarımın ağırladığı notalar
Bense efkârın izini sürdüm
Evhamla sevdim telaşla yaşadım ve
yaşlarım
Eşlik etti içimdeki yaslı yetim
çocuğa
Yaşardığım kadar da yeşerdim
Ölümsüzlük idi teması şiirlerimin
Bense çabucak ölmeyi dilemişken
Zevkini tattım bir kere ölüp
dirilmenin
Dileyenler de yazsınlar mezar taşıma:
Bu şair hep kendine etti…