TUT ELİMDEN


Cenk, pınarı usulca takip etmeye başlar. Pınar gecenin bir vakti yalnız ve hızlı adımlarla eve doğru ilerler. Cenk, Pınarın kaldığı evi bulur. Sonra da yoluna devam ederek gider. Cenkin kendisini takip ettiğini anlayan Pınar, eşyalarını toplamaya koyulur.

Ozan, Sehere bir daha o adama güvenmemesi gerektiğini, onun çok iğrenç planları olduğunu sehere anlatır. Yüzündeki yara izleriyle epey bir süre uyuması gerektiğini söyler. seher kim yaptı diye sorduğunda ise, Üç beş serseriyle tartıştığını ve kavgaya tutuştuğunu söyler.

Ebrunun yanına gelen cenk, hain planlarını ebru`ya da anlatır. Ebru ise, olayı anladığı gibi işe koyulmaya başlar. Ebru, seherin yanına düşük ve mezih bir şekilde af dilerken, Cenk ise abisinin ilgisinin olduğunu düşündüğü ozanın evine kayıt cihazları koyacaktır. Planlarını yapmışlardı ve sabahı bekliyorlardı.

Ozan, seherin öğretmenliğinin ilk gününde yanında olacağını kendisine söyleyerek seheri mutlu etmişti. Sehere sabah yapacağı sürprizi de unutmamıştı. Seherin altı ay sonra doğuracağı çocuk için şimdiden bakıcı ayarlamıştı...

1 GÜN SONRA...


Plan dahilinde olan Ebru, hastalık numarasına devam ederek seherin evine varır. Fakat seher evde yoktur ve annesi Safiye hanımdan Seherin öğretmenliğe başladığını öğrenir. ilk dersi olan seher, heyecanlı bir şekilde dersine, öğrencilerine kavuşmuştur. Tanışma faslına geçilmiş ve bir öğrencisi dikkatini çekmiştir. İrem GÜZEL adlı bu öğrencinin, hayat hikayesi kendisini çok üzer. Yurtta kaldığını ve zor şartlar altında eğitim aldığını, vali tarafından kendisine iktidari burs verildiğini söyler. İrem adlı bu kızı çok seven seher öğretmen, bu gece evine konuk eder. ``Peki öğretmenim!`` diye gelen gülen yüzle akşam yemek yemek için mutlu olmuştur...

Ebru, okula gelir ve Seheri görür. Seher, Ebru`yu ziyaret etmesi gerektiğini unutmuştur.

Ebru, anlatır:

`Seher, ne söylesen haklısın, öyle ki beni dostun bildin, kardeş bildin. Ben de seni kardeş, dost bildim. Ama dünya hayatı, gönlümü Cenk`e kaptırınca dostumu tanımaz, kardeşimi görmez oldu gözlerim. Şu anda cenk`in çocuğuna hamileyim. Cenk, beni de kandırdı ve başka bir şehre taşınacağımızı söyledi. Bebeğim olduğunu öğrenince çok sevindi. Ama bebeğin cinsiyeti kız olunca karnıma tekmeler atmaya, beni hırpalamaya başladı. `TUT ELİMDEN SEHER`...

Seher, Ebru`ya inanıp inanmamak arasında kaldı. İnsandir ve hata yapabilir diye düşündü. Ebru, seher gibi okuyamamış ve bu nedenle hayatından ötürü Seheri suçlamaktadır. Bu nedenle de Kendisini hamile bırakan adamı elinden almak için çok uğraşmış.Cenk bu sıralar Seherin kuzeni Pınarı sevmiş ve beğenmişti. Pınarında kabulü üzerine aşk yaşamaya başlamışlar...

Cenk, abisi cem`in ölümünden başta Ozan olmak üzere, Seheri ve kuzeni Pınarı sorumlu tutmuştur. Nitekim, cemin sevgilisi konumunda olan Pınarın cemi öldürmesinin hiç bir nedeni olduğunu bilmemektedir. Cem`i severken abisini aslında kendisinin öldürdüğü itirafını yapmıyor ve aksine çevresinden intikam almak için Ebruyla plan yapmıştır...

Ozanın sabah kendisine aldığı araba sürpriziyle şok olmuştur. O arabaya Ebru`yu bindirerek annesine emanet eder. Annesi safiye hanım, şok bir şekilde midesini de bulandırarak Ebru`yu içeri alır. Kızı Seherin üzülmemesi için bir süre Ebru`ya bakmaya göğüs gerir. Akşama yakın, Seher, öğrencisi İrem ve yakın dostu Ozanla birlikte Papatya Kokulu Karanfil bahçesine giderler...

Seherin rüyasında gördüğü bahçe ve rüyasında gördüğü kız İremdi. Ozanla birlikte bir ağacın yaprağında geçmişte yazdığı bir hikayeyi okur. Bu nedenledir ki papatyaları çok sever ve sevgi narenlerim diye bağrına basar. hikaye de yazılanlar:

``
Birgün bir bülbül`ün papatyası vardı. Papatyasını çok seven Bülbül ona asla aşık olamayacağını hissederek, Gülünü bulmaya çalışmış. Çabalamış. Ama bir türlü Gülünü bulamamış ve anlamış ki Çok sevdiği ve kalbinden çıkaramadığı Papatyasına geri dönmek istemiş. Fakat görmüş ki, Papatyası bir başka Bülbül`ün Gülü olmuştur...``

Seherin evine gelmişler. Hikayeden sonra genç İrem`in gözleri dolmuş. Sonra akşam yemeğine geçmişler. Kapı çalınmış ve kapıya ozan bakmış. Ozan karşısında cenk`i görmüş...

DEVAMI GELECEK...

ALİ ESAT TAŞ...

ZAMAN, MÜREKKEBİN SON DAMLASIDIR....














( Tut Elimden (7) başlıklı yazı ali-esat-tas tarafından 10.06.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.