Bu son olsun ya rabbim,

Bu son;

Sokakta gördüğüm çorapsız çocuk,

Yanaklarında gözyaşı gördüğüm minnacık bebek,

Kış ortasında terlikle dolaşıp  simit satan, son çocuk.

 

Bu son olsun;

Kışın soğuğunda okulda olması gerekirken,

Bahtı gibi elleri kararmış boyacı çocuk,

Saatler gecenin on ikisini vurduğunda,

Kuytu köşede ateş yakıp ısınmaya çalışan son çocuk.

 

Bu son olsun;

Sabah fırına giderken dizleri tutmayan yaşlı adam,

Yalnız kaldığı evin kapısını tek başına açamayan,

Bir tas sıcak çorbadan mahrum kalan,

Evlatlarının merhametinden uzak kalan son yaşlı adam.

 

Bu son olsun;

Çocuğunu ortada bırakıp giden  anne,

Eşini bir çocukla baş başa bırakıp giden adam,

Anne babasını yalnız bırakıp giden evlat,

Bitip tükenmek üzere olan son aile.

 

Bu son olsun;

Doğuştan dünyanın renklerini görmeyen,

Görmeyen akan suyu, yağan yağmuru,

Bembeyaz karı,her sabah yeniden doğan güneşi,

Kalbiyle görmeye çalışan son adam.

 

Bu son olsun;

Sabaha bir kuru ekmeği bulamayan yaşlı teyze,

Çöpten artıkları toplayıp, hayata tutunan,

Ne bulduysa sokaktan alıp sobasını yakıp ısınmaya çalışan,

Yüzüne yalnızlığın hüznünün yansıdığı , son yaşlı teyze.

 

 

Bu son olsun ya rabbim,

Bu son,

Gözüme yaş düşüren  çocuk,

Ellerinden tuttuğum yaşlı teyze,

Sımsıkı sardığım yalnız adam.

( Bu Son Olsun başlıklı yazı sese23 tarafından 20.11.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.