Şair Ve Şiir
İSLAM’A GÖRE ŞİİR VE ÖNEMİ:‘Onları(kafirleri,İslam
düşmanlarını) hicvet, çünkü, nefsimi elinde tutan Allah’a yemin ederim ki, senin
şiirin onlar için oktan daha etkili ve yaralayıcı olacaktır’Hz.Muhammed(s.a.v.)
.Güzel şiirler, petekten damla damla sızan bala benzer. Bunlar, insanın ruhuna
tat verir.Şair;sözden incileri,yürek tesbihine dizendir.Şiir,şuurun çocuğudur.
Şiir şuurun çocuğudr.Şuurun rahminde büyür,beslenir.Şiirle şuur arasında
bağlantı vardır.Ağzından çıkanı kulağı duymuyorsa o,şiir katına yükselmez.Şuurun
olduğu yerde şiir olur.Şuurun olmadığı yerde şiir aramak,çöplükte gül aramaya
benzer.Karanlıkta yitirdiğini,sokak lambası altında arayanlar
bulamazlar.Yitirdiği yerde aramalılar.Şiir yüreğe hitap eder,Kalbe yakınlığı
oranında şiirdir.Şiir yazılmaz,söylenir.Şiir,yüreğin dumanıdır.Yürek
yanıyorsa,dumanı şiir suretinde tüter.Şiir bu
manada,inilti,sızlayıştır.Şiir,sözün özüdür.Şiir,sözün süzülmüş
şekli,üsaresidir.Gül yağı gibi birşeydir.Şiir,nesrin süzülmüş halidir. ŞAİR,
KAĞIT KARALAMAK İÇİN ŞİİR YAZAN DEĞİL, YAZDIĞIYLA DERS VERENDİR'ŞAİRLERİ SUSMUS
BIR MILLET HELAKI HAK ETMISTIR',
Şiir, söz sanatlarının en önemlisi ve
etkilisidir. Bu özelliği nedeniyle Hz. Peygamber'den bu yana tüm müslümanlar
tarafından önemsenmiş, değer verilmiştir. Bu olgu, bir sanat olarak şiirin
mübahlığının da tartışılmaz kanıtıdır. Ne var ki konuya tek tek ürünler
açısından bakıldığında hüküm değişebilir. Bu durumda belirleyici olan şiirin
içeriğidir.
İçeriği bakımından gayri meşru bir şiir, mübahlık sınırlarını
aşarak haramlar dairesine girmiş sayılır. Bu konuda Şuara sûresi âyetleri
Müslümanları aydınlatmakta, onlara yol göstermektedir.'
HECE VEZNİ
İLE YAZILAN ŞİİRLER HAKKINDA
“ŞİİR TEKNİĞİ”
Değerli gönül dostlarım!
Hece vezni ile ilgili ölçü ve teknik bilgileri aşağıda açıklamaya çalıştım,
lütfen okuyunuz! Daha iyi, daha kaliteli şiirler yazabilmek için bu bilgilere
sahip olmanın yararlı olacağını düşünerek; bu bilgiler ışığında şiir
yazmanızı
ve şiir tadında kalmanızı en derin sevgi ve saygılarımla
dilerim.
Şiir nedir tarifini şöyle yapabiliriz:
-
İnsanoğlunun
yaşantılarını, duyduklarını, gördüklerini, hayal ettiklerini, düşüncelerini, ve
izlenimlerini dilin kurallarına uygun yazılı veya sözlü olarak anlatarak; gönül
bahçesindeki açan gülleri gösterme ve paylaşma sanatıdır.
Şiirin
oluşabilmesi için şiiri biraz inceleyelim.
-
ŞİİRDE İLHAM :
Bir anda
gönül damlacıklarının coşkuyla gönülden dile akımı, ritimli sözlerle seslerin
uyumlu bir şekilde kullanılmasıyla ortaya çıkan, hayal gücünün, imgeye dönüşerek
sesli veya yazılı olarak kaleme alınmasında coşku uyandıran edebi anlatıma ve
yazıya dökülmesine sebep olan ana ilham diyebiliriz.
1. Şiir
Tekniği.
-
Şiir tekniğinde düşüncelerimizi ve duygularımızı anlatmak ve
duyurmak için sözcüklerden yararlanılması gerekir ,ancak, sözcükler yardımıyla
şiir yazıp oluşturabilirsiniz. ne var ki, şiirde yine en büyük tehlike
sözcüklerin yanlış kullanılmasıdır, uygunsuz bir sözcüğün en güzel şiiri dahi
berbat etmesi ve verilen emeğin zay olmasına sebep olabilir.
Hece şiiri
kendine özgü kurallarıyla dizeler halinde yazılır. Buna nazım denir. Nazım
sanatı ise, dizelerden oluşan ölçülü ve uyaklı anlatım biçimidir. Demek ki, hece
şiirinde ölçülü kafiye, durak ve redif olmak üzere temel öğeler vardır.
a Dizelerin hece sayısı,
b Duraklar,
c Kafiyeler
d Aşıklık
geleneğine göre ayaklı şiirler
e Dizelerin tercih edilen tekniğe göre bentler
veya dörtlükler halinde düzenlenmesi gibi kurallar vardır.
Buna rağmen
nazım sanatının dayandığı bu kuralları uygulamanın iyi şiir üretileceği anlamı
taşımayacağı unutulmamalı, şiirin kendine has farklı özelliklerinin olduğu göz
ardı edilmemelidir.
2. DİZE: Nazımın anlam taşıyan en küçük
birimidir.
-
Divan Edebiyatında nazım birimi “beyit’’ olup aynı ölçüyle
yazılmasına rağmen uyaklı olması şart olmayan, anlamları ile birbirlerini
tamamlayan iki dizeden oluşur.
Türk edebiyatımızda şiirlerimiz nazım
biriminin en yaygın olanının dörtlükler olduğu görülmektedir. Bunun yanında 3+2
şeklinde yani 5 dizeli kümelerden oluşan mani türü şiirler de
görülmektedir.
Özellikle Tanzimat’tan sonra gelişen Türk şiirinde de dize
temel birim olma özelliğini korumakla birlikte, cümlelerin uzunluğuna göre
birkaç dizeye ayrılabilmektedir.
3. Aşıklık geleneğine göre halk
edebiyatında Ayak
-
Ayak : Dörtlüklerin ikinci mısraları ve son
mısralarında önünde, ortasında ve sonunda yer alırlar, hecelerin ve harflerin
ses benzerliğidir.
Ayaklar : Yarım, tam, zengin olmak üzere üçe
ayrılır.
-
Yarım ayak, iki dize sonunda ünsüz benzerliğidir. Yani ünlü
harf benzerliği ayak oluşturmaz. Örnek verelim - Sar,Kır,Dur, burada yalnız bir
harfin benzerliğini görüyoruz bu harf R harfi buna da yarım ayak
diyoruz.
Tam ayak, iki dize sonundaki bir ünlü ve bir ünsüz benzerliğidir
Örnek: Han, Cihan Çakıl ,takıl gibi ayaklardır.
Zengin ayak, toplamda en
az üç ünlü ve ünsüz ses benzerliğidir
-
Örnek verelim: bakıyorum,çakıyorum
,akıyorum,takıyorum şakıyorum ….gibi sözcükler Burada ayağı oluşturan ana kök
harf K harfidir.
bak, çak, ak, tak, şak… Bu köklerin önüne gelenler ayak
değildir rediftir yani, bakıyorum –çakıyorum-akıyorum-takıyorum da
yorum
sözcüğü redif oluyor. Kısaca; kafiyeden sonra gelen sözcükleri kümesine
redif diyoruz.
Bir dörtlükle örnek verelim.
Gönül limanıma uğrarsa
gemin,
Çiçekli dalıma bağla sultanım!
Beni sevdiğinden olursan
emin,
Sevdamla yüreğin dağla sultanım! –Burada Ayağı oluşturan sözcük –Bağla,
dağla
Ramazan KURT.
Kafiye ve redif nedir kafiye çeşitleri ve
örnekleri:
Yarım kafiye, tam kafiye, çapraz kafiye, cinaslı kafiye, tunç
kafiye, sarma kafiye,
-
Örnek boş, taş, kış, düş …Burada yalnız bir harfin
birbirine benzediği için yarım kafiye diyoruz sözcüklerde ortak olan harf ise
sadece Ş harfidir.Dikkat ederseniz diğer harfler o, a, ı, ü’ dür.
Şimdi
tam kafiyeden örnek verelim.
Taş, baş, yaş, kaş burada iki harfin birbirine
benzediğini görüyoruz buna da tam kafiye diyoruz. Yani aş, aş ,aş iki harfin
buluşmasına tam kafiye.
Şimdi zengin kafiyeden örnekler
verelim
Tarak, varak, çırak, kırak gibi yani üç harfin benzemesi ortak
nokta rak sözcüğü dür.
Şimdi Tunç kafiyeden örnekler verelim:
Mısra
sonundaki kafiyelerden birinin tamamı diğer bir kafiyenin içindeyse buna da tunç
kafiye diyoruz.
Örnek verelim: Kına-yakına burada kına sözcüğü yakına
sözcüğünün içindedir yani bakına, sakına gibi sözcükler olup; ortak noktamız
kına.
Cinaslı kafiye :
Ortak hecelerden oluşan farklı anlamlar
taşıyan sözcükler arasındaki ses benzerliğidir. Bir örnek verelim –güle naz
-gülen az- burada az sözcüğü kafiye güle geldi – gülüm geldi gülen geldi ,gibi–
burada geldi sözcüğü kafiye
Şimdi çapraz kafiyeden örnekler verelim:
Bir dörtlükte birinci ile üçüncü, ikinci ile dördüncü satırlar
birbirleri ile kafiyeli ise buna da çapraz kafiye diyoruz .
Aşkın bana
güneş oldu.
Yeşertti gönül dağımı.
Bu gönlüme neşe doldu.
Güldürdü
vahdet bağımı.
Ramazan Kurt-Buna da çapraz kafiye diyoruz.
Sarma
kafiyede;
Bir dörtlükte birinci satır, dördüncü satırla ikinci satır üçüncü
satırla kafiyeli ise buna da sarma kafiye diyoruz örnek verecek
olursak
Bu yalan dünyada, bu can kafeste,
Yaprak döker dalın kış olur
dağı,
Güllere bezense gönlünün bağı,
Azalır ömrümüz her bir
nefeste,
Ramazan Kurt.-Buna da sarma kafiye diyoruz.
Türk müziğinin
ana kaynağı genelde hece şiirleridir.derken kastım Türk sanat ve Türk halk
müziğini kastetmekteyim. Halkımız bu zamana kadar sanat ve halk müziği ile
yaşamış ve yaşamaya devam ediyor. Hece şiirleri ve aruzla yazılan şiirler bu
müzik dallarının mayasıdır yaşamasıda şiir yazan ellerin marifetine bağlıdır
Özellikle Türk Halk muziği ve Türk Sanat Müziği bizim öz muziğimizdir bu kültüre
sahip çıkmalıyız ve güzel şiirler yazarak yaşatmalıyız.
Hece vezinli
şiirlerde en önemli öğeler şunlardır:
Sayısal eşitliktir.Yani hece vezni,
mısralardaki hece sayısı eşitliğidir. Hece vezniyle yazılmış bir şiirde ilk
mısra kaç heceden meydana gelmiş ise, ondan sonra gelen bütün mısraların da aynı
hece sayısında olması gerekir. Hece vezninde mısraları meydana getiren heceler,
sayı bakımından bir düzene bağlıdırlar. Mısradaki hecelerin toplamı o mısranın
sayısını verir buda mısranın ölçüsünü gösterir.
Hece vezni ile yazılan
şiirler en önemli ögeler hecelerin sayısı mısradaki duraklar.
Hece
sayısının bütün mısralarda eşit olması gibi, durakların da aynı olması gerekir
her durakta kelime sona erer, bölünmez. Birinci mısradaki duraklarda heceler
kaçar kaçar kümelenmişse, diğer mısralarda da aynı sayıda olması gerekir zaten
şiiri okurken durak hatası varsa dilinize dokunur
.
Kaynak:http://www.siirevreni.com/modules.php?name=News&file=article&sid=16566
(
Şair Ve Şiir başlıklı yazı
Havadani tarafından
3.01.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.