Gidenler dönmüyor, bu meçhûl yoldan, 
Boş yere peşimden, bakıp ağlama… 
Yazan böyle yazmış, ne gelir elden? 
Başımda gözyaşı, döküp ağlama… 

Yasımı sen değil, sensizlik tutsun, 
Gün hayale doğsun, ay düşle batsın, 
Boşver beni gülüm, “kader” de gitsin, 
Her şeyi kafana, takıp ağlama… 

Aylar ulandıkça, yeni bir yıla, 
Her şafağın, umut borcu, var kula, 
Ayrılık bağrını, kavursa bile, 
Hasretimi çekip, çekip ağlama… 

Silemez de zaman, gönül yurdundan, 
Unutmazsan bir gün, dünya derdinden, 
Vuslat vuran, saatlerin, ardından, 
“Umudu nöbete, dikip” ağlama… 

Söylemek kolay da, yaşamak acı, 
İcat olmadı bu, derdin ilacı, 
El olanda kardeş, oğul, kız, bacı, 
Üzülüp, boynunu,büküp ağlama… 

“KURTOĞLU sözünde, durmadı.” diye, 
“Dünyada murada, ermedi.” diye, 
“Garibim gün yüzü, görmedi.” diye, 
Ardımdan ağıtlar, yakıp ağlama… 

02-Ağustos-2004
 

Rifat Kurtoğlu

( Ağlama başlıklı yazı Kurtoğlu tarafından 26.01.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.