Aslında Demirel konusuna hiç girmeyecektim.Yavut Donat'ın Demirel'e yakınlığı ve bugünlerde darbecilerden hesap sorulurken,Demirel'in muhalefet günlerinden kalma;"11 eylül günü akan kan 12 eylülde niçin durdu" sözünü hatırlatması bu yazıyı yazmama neden oldu.

Demirel 1960 darbesinin ürünü bir politikacı.DSİ de Müdrür iken aniden Ap.Genel Başkanı olur.Artık merkez sağa uygun görünmüş bir liderdir.Muhalefet hakkındaki, Mason iddiaları karşısında,Mason locaları ilk defa teamüllerin aksine Demirel Mason değildir diye bir belge verdi.Bu belgenin politik olduğu yakın zamanlarda açıklandı.

Demokrat partinin mirası üzerine kurulan AP iktidarı boyunca Onlar için birşey yapmaz.Onların siyasi itibarını yine Anap a vermek nasip olur.
1971 muhtırasını o günün iki lideri de üstüne almaz.

12 eylül e gelindiğinde artık demokrasi kilitlenmişti.Demokrasilerde"çare tükenmezdi"bu çareye 12 eylül darbesi yetişti.Tabii Demirel her zaman ki gibi şapkasını alıp gitti.Tankları üsüne mi çıkacaktı ya?

12 eylül hiç  belenmedik bir kişiyi Demiel'in müşteşarını Başbakan yaptı.
Siyasi yasaklar referanduma taşındı.Demiel tam bir demokrat oldu.Artık konuşan Türkiye diyordu.ANAP 'a hiçbir zaman yakınlık göstermedi."Tapulu arazimde gecekondu kurdurtmam" diye muhalefet etti.

Hatta kendim için birşey istiyorsam namerdim diye beyanat verdi.O kendince Türkiye için vardı!

Demirel muhalette iken her yol mübahtı.Ala bildiğine demokrat.11 eylül de niçin kan akıyordu da 12 eylül de durdu diyecek kadar analitik!düşünce sahibiydi.Ama siyasi hayatı boyunca bu konulara girmedi.Sadece muhalefetteyken demokrat kimliğe büründü.

Yine muhalefet günlerinde ANAP çekiç güç'ün süresinin uzatılması  konusunda  yetki alırken , bu süreyi uzatmak "vatan hainliği"demişti.Ama kendi iktidara gelince bu süreyi uzatmakta bir sakınca görmedi.

Demirel popülist bir politikacıydı.İnsanları kullanmayı iyi bilirdi.Fısıltı gazetesinin etkisinide iyi bilirdi.Bu yüzden bir fikrin temsilcileriyle yaptığı görüşmelerde Onlara göre mizansen hazırlardı..

Bir nur cemaati mensubunun ileri gelenleriyle yaptığı görüşmede masanın kenarına bir Nur külliyatı koymayı ihmal etmezdi.

Tabii bu görüşmeden sonra Demirel Nur Külliyatı okuyor haberi Türkiye sathına yayılırdı.

Bir sol görüşlü heyetle görüşürken,masanın kenarına Das kapital 'i koymayı ihmal etmezdi.
Görüşme akabinde heyet yine şaşkın vaybe' biz kapitalist bilirdik,ama Das kaital'i okuyor diye haber uçardı memlelete.
Yine bir milliyetçi heyet karşısında Adriyatik'den Çin seddine kadar Türk dünyasından bahseder.Heyettekiler yorum yapar," Sanki karşımda Başbuğ vardı diye."


Şimdi hangi Demirel'i anlatacağız.Ama Demirel konusunda,Allah gecinden versin cenazesinde ki insanlara bakarak hangi Demirel sorusuna cevap buluruz.
Yine O nun sözü ile yazıya son verelim.Ama bu defa O nun yaptıkları için geçerli söz,

"Keser döner sap döner gün gelir hesap döner" bekleyeceğiz.

( Kendim İçin Birşey İstiyorsam Namerdim başlıklı yazı M.Filizman tarafından 21.10.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.