Henüz kırklı yaşlardaydı ..
Yıl 1993.. Bel fıtığı rahatsızlığı tekrar nüksetmiş,çelik korselerde kapana
kısılmış mahkum bir aslan gibiydi .. Müthiş bir acı ve ızdırap içinde
kıvranıyordu her gün..On ayı nerede ise geçmekteydi yaşamaya çalışalı.!!!.
İşte bu halde iken;
yine bir gün dayanılmaz acılar içinde uyandı sabah..Çelik korsesini taktı,elini
yüzünü yıkadı,giydi üstünü başını ve ayakkabısını eşinin sayesinde.. Çalıştığı
resmi dairenin lojmanında ikamet ediyordu..Üç dakikalık mesafede idi ofisi ..
Zar zor yürüdü,iki büklüm o mesafeyi; belki de yarım saatte.. Güçlükle çıktı
merdivenleri..Kan ter içinde ; nefes nefese ,acılar içinde.. Ofisine geçip bir
an önce oturtmalı idi koltuğuna.. Ondan olsa gerek son bir gayretle yürümeye
başladı koridoru..
“- Baksana
delikanlı !!! “ hitabıyla durakladı; hemen girişteki odadan gelmişti ses..
Oraya yöneldi.. “- Buyurun ! “ dedi zar zor,kısık bir sesle.. 60
yaşlarında;otoriter ,kalın kaşlı biriydi..Veteriner Hekimdi adam ..
“ –Seni izliyorum
ne zamandır.. Şu haline bak..Ne kadar aciz,zavallı haldesin.. Sen nasıl
erkeksin be !!! Bu halde yaşanır mı ? Yerde sürünüyorsun..Eşinin yanına nasıl
gidiyor,aylardır onlara yük oluyorsun.. Utan be erkekliğinden..Git ameliyatını
ol..Öleceksen öl ama delikanlı gibi…” diyerek ağır hakaretlerde bulununca dünya
başına yıkıldı genç adamın.. Elini kaldıracak hali,konuşacak dili yoktu sanki..
O kadar acz ve çaresizlik içindeydi ki.. Sadece sustu,başını öne eğdi ve
yavaşca çıktı odadan..
Genç adam Veteriner
Hekimi hiç sevmez ,saygıda duymazdı..Hep uzak dururdu ondan; o da bunu çok iyi
bilirdi..Çünkü o adam bir ateistti ! O yetmiyormuş gibi Peygamberimizle alay
eder,dalga geçip hakaretler yağdırırdı. Nefret ederdi genç adam.o yüzden .
O kadar çok
alınmış,aşağılanmış ,hakarete maruz kalmıştı ki; gözyaşları ile katıla katıla
eşine anlattı durumu..Ama haklıydı da;öyle ya bu nasıl erkeklikti,bu nasıl
delikanlılıktı? Ölüm korkusu ile kaç aydır ameliyattan kaçmak yakışıyor muydu
?..Böyle yaşamaktansa sürüne sürüne ve yük olarak sevdiklerine; ölmek daha evla
idi.. Karar vermişti artık ameliyata..Veteriner Hekim!in söyledikleri aklını
başına getirmiş ,gurur ,onur meselesi yapmıştı.. Ve arkadaşı dostu olan
Başhekimi arayarak; odasını hazırlattı ve ameliyat randevusunu aldı..
Ertesi gün
ameliyata aldılar genç adamı..Operasyon başarılı geçmiş ve 303 no lu odaya
getirip yatırmışlardı..Ameliyathane çıkışında eşinin sesini duyunca ölmediğini
anlamıştı..Bir ara gözünü açtığında ; baş ucunda hayal meyal o Veteriner Hekimi
gördü..O ateist adamı.
“- Ne mutlu bana ki
seni sağ salim gördüm. Çok korkup endişe etmiştim ya bir şey olursa diye. O
zaman kendimi sana oynadığım tahrikkar oyundan dolayı affetmezdim.Ama mesele
yok artık.Biliyormusun 5 yıl öncede benim bir böbreğimi aldıklarında bu odada
bu yatakta yatmıştım.” Dediğinde yaş akıyordu gözlerinden. Delikanlının saçını
okşayarak çıktı gitti hızla...
İlk ziyaretçisi
olmuştu Veteriner Hekim.. Ve genç adam arkasından minnetle
baktı,duygulanmıştı.. O hakaretleri ile sağlığına kavuşmasına vesile olmuştu
kısacası..Ateistte olsa o onun sorunu diye düşündü ve bir sıcaklık hissetti
içinde; daima sürecek olan..
Aradan yıllar
geçmişti..O veteriner Hekimin kalp krizi geçirdiği ve Tıp Fakültesinde yoğun
bakımda tutulduğu haberi gelmişti daireye..Genç adam onu hiç
unutmamıştı,gönlünde yeri vardı hep.. Ziyaretine gitmek üzere çıktı
mesaisinden.. Bir çiçekçiye uğradı geçerken.. Aradı ,baktı,köşede o zamana
kadar hiç görmediği bir çiçeğe takılı kaldı gözleri.. Çiçekçiye sorduğunda
adını öğrendi.. DUA ÇİÇEĞİ !!!! Aslında diğerlerinden pahallı idi ama;adama
değerdi bu hediye.. Hazırladılar ve çiçeği alıp tuttu hastanenin yolunu..
Tıp Fakültesi
hastanesine geldiğinde koşar adımlarla çıkarken merdivenleri; geçmiş halini ve
o adamın vesilesiyle sağlığına kavuştuğunu düşündü bir kere daha.. Onu ; yoğun
bakım odasından çıkarmışlar ve yatırmışlardı özel odasına…Şükran dolu ve heyacanla
girdi odasına.. Veteriner Hekim daha da yaşlanmıştı,solgun ve ürkekti..
Yatağında doğrulmak istedi genç adamı görünce..Ama izin vermemek için hızla
ellerini avuçlarının arasına aldı ve saygıyla öptü..Geçmiş olsun dileklerini
iletti..
Yaşlı adam belli ki
ziyaretten memnun kalmış ve heyacanlı,duygu yüklü idi. Bırakmadı avucundaki o
sıcacık elleri..O kadar içten idi bakışlarındaki o munis sevgi ışığı…Çiçeği çok
beğenmişti.. Adını sorduğunda DUA ÇİÇEĞİ ile tanışmıştı..;İşte o an tutamadı
göz yaşlarını; öylesine ağlamaya başladı ki..”-Tanrı yok dedim.Peygambere
sataştım yıllarca.. Oysa sen haklıymışsın. Onlar var; var ! Ebediyette var !!!!
O tarafa gittim geldim.. Şimdi senin şu getirdiğin çiçek yok mu!! Bana ders
verir
Başıma takaza eder
gibi..Affet beni Allah’ım” diye haykırıyordu..
Genç
adam;kendisinin sağlığına kavuşmasına vesile olan geçmişin ateistine; bilmeden
mesajını vermiş, duygu sağnağına ve gerçeğe yönelmesine vesile olmuştu sanki..
Ve “ – Hele bir taburcu olun salah ile ; sizi bir bahçede gördüğüm ; ezan
sesinde açılıp sonrası kapanan EZAN ÇİÇEĞİ ile tanıştıracağım..Söz !!! “ dedi
ve mutlu bir şekilde odadan ayrıldı..
Bu anının kahramanı
daha dün Belediye Otobüsü ile şehir merkezine gelmekteydi eşiyle..Ön sıradaki
koltukta idiler.. Birkaç durak sonra;otobüs yolcu almak için durmuştu..Önde
oldukça çökmüş bir adam ve arkasından ona yardımcı olmaya çalışan bir teyzenin
durum ve varlıkları ; genç adamın dikkatini çekmişti.. Derhal kalktı ve o yaşlı
adama elini uzattı merdiveni çıkması için.. O ihtiyar adam; şahsın elini sıkıca
tuttu ve “ Bismillahirrahmanirrahim !!! diye seslenerek otobüse bindi.. Kalkıp
yer verdiler karı koca o iki ihtiyara ..
Genç adam
dikkatlice baktığında o artık çizgiler halindeki yüze; tanımıştı Veteriner
Hekimi !!!Ve bir hayli uğraştan sonra tanıtmıştı kendini…Minnetle bakıyorlardı
birbirlerine.. Öyle ya birbirlerinin hayatında çok özel şeylere vesile
olmuşlardı..İhtiyar adamın akli melekeleri hala yerinde idi .. Ve genç adama
“—Ben o bahsettiğin ezan çiçeğini de buldum.. Ezan sesinde nasıl açtıklarını
huşu ile seyrettim. Sözün vardı ama artık gerek kalmadı” dedi. Az ilerde ki
durakta da vedalaşarak indiler otobüsten..
Şimdiler de yıllar
geçti.. Veteriner Hekimin yüreğinde açmıştı artık DUA ÇİÇEĞİ !!Her gün
yüreğindeki bu çiçeğe bakıyor,suluyor,yaşatıyordur.. Çünkü o artık yüreğinin
bahçıvanı idi..
İşte DUA ÇİÇEĞİ ve
ASLINA RÜCU ETMEK !!!!!