Neredesin diye, sormayın bana?
Bir dağ ceylanının bakışındayım.
Adadım ruhumu şu Kırıkhan’a,
Bir dilberin gergef, nakışındayım.

Alan Yaylasın’da, bulun izimi,
Eşmişek’te tattım, incir-üzümü,
Merak ederseniz köken, özümü;
Muşlu Tepesi’nin yokuşundayım.

Tatlı bir telaşım, beş yol çatında, 
Mesire yerinde, çamlar altında,
Atlı karıncada, dönen atında;
Şen çocuğun gamze çakışındayım. 

Bektaşlı, Kangallar, Aktaş, Torun’da,
Pamuk kozasında, soğan zarında,
Amelenin helal alın terinde;
O kızıl güneşin yakışındayım.

Delibekirli’ nin suları serin,
Tadına doyulmaz, kayısı-narın,
Amik Ovası’na can veren, narin;
Kıarasu’nun sessiz akışındayım.

Aşıklar çalarken barak havası,
Gençlerde uyanır, oyun hevesi,
Öldürür güzelin, nazı-işvesi;
Bir yiğidin halay çekişindeyim.

Sanayi Köprüsü, en son durağım, 
Gönderde süzülür, dokuz bayrağım,
İki Işıklı’ya yakın konağım;
Yeni Mahalle’nin çıkışındayım.

12.05.2018
Muhittin Alaca 













( Kırıkhan Sevdası başlıklı yazı Alaca tarafından 12.05.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.